Site icon Teketek Haber

ANADOLU SELÇUKLULARININ TÜRKMEN SİYASETİ

Selahattin DÖĞÜŞ*

Özet

Anadolu’nun bir Türk ülkesi olarak kabul edildiği 13. yüzyıldan sonraki zamanlarda Türkmen kavramına göçebe anlamı yüklendiği gibi aynı zamanda Erdebil şeyhlerinin etki alanına giren Türk aşiretlerini tanımlamak için kullanılmıştır. Safevi tarikatının etki alanına giren Doğu Anadolu Türkmenleri uzun süre Şah propagandalarının etkisinde kalarak, Babailer isyanından sonra, Osmanlılara karşı da uzun süreli isyanlara konu olmuşlardır. Bunda ilk defa Selçukluların Türkmenlerin aşiret yapılarını çözerek uyguladıkları iskân siyasetinin önemli etkileri olmuştur. Bu siyasetle Selçuklular Maraş bölgesindeki Türkmenleri teşkilatlandırarak onları bir yönetim altında tutmayı hedeflemiş, aynı zamanda bölgedeki Haçlı ve Ermeni tehlikesine karşı bir tampon güç oluşturmak istemiştir. Böylece güneyden gelecek Eyyubi saldırılarına karşı da önlem almayı düşünmüştür. Kösedağ bozgunundan sonra Kızılırmak kavisinde ve Doğu Anadolu’daki Türkmen aşiretleri güneye ve Şam bölgesine doğru inerek burada yoğun bir Türkmen nüfusu oluşturmuşlardır. Sultan Baybars bu yoğun Türkmen nüfusu Güneydoğu Anadolu sınırlarında yerleştirdi. Öyle ki Elbistan’da Moğollara indirdiği darbede çekimser kalan Selçuklulara karşı Türkmenlerin desteğiyle Baybars, büyük bir zafer kazanmıştı. Abaka Han bu mağlubiyetin intikamını bölgedeki Türkmenleri katlederek almıştır. Daha sonra bölgedeki yoğun Türkmen nüfusunu Oğuzların muhtelif beyleri idaresinde yöneten Memluklar, Maraş ve Elbistan’da Dulkadiroğlu, Çukurova’da Ramazanoğulları vb. beyliklerin kurulmasına nezaret etmiştir. Selçuklulardan sonra Memlukların da aynı siyaseti takip ederek rakiplerine karşı adı geçen Türkmen beyliklerini sınırlarda yerleştirdiğini görüyoruz.

* Prof. Dr., KSÜ, Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü, dogusselahattin@yahoo.com

This website uses cookies.

This website uses cookies.

Exit mobile version