Site icon Teketek Haber

2021’DE TÜRK SANAYİSİNİN EN ÖNEMLİ GÜNDEMİ FİNANSMAN

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, 2021’de Türk sanayisinin en önemli gündem konusunun finansman olacağını belirterek, “2021’in önemli bir döneminde yüksek finansman maliyetlerinin ve daralan finans kaynaklarının, Türk sanayicisinin hem mevcut işletmelerin döndürülmesi açısından hem de bizi bekleyen yeni yatırımların oluşturulabilmesi açısından elindeki en önemli stres kaynaklarından birisi olacağını düşünüyorum.” dedi.

AA muhabirine 2020 yılına ilişkin değerlendirmelerini ve 2021’den beklentilerini paylaşan Bahçıvan, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının, “yeniden dengelenme ve toparlanma” diye umut edilen bir başlangıcın hemen akabinde gelmesinin büyük talihsizlik olduğunu söyledi.

Bahçıvan, olumlu bir başlangıç yapılan 2020’de salgın sonrası tüm dengelerin altüst olduğunu belirterek, şokun ilk etkilerinin atlatılmasının ardından yılın ikinci yarısına biraz daha umutla girildiğini ifade etti.

Sanayi sektörünün, salgının en ağır olduğu günlerde dahi alınan önlemlerle üretimini aksatmayarak sürdürdüğünü aktaran Bahçıvan, “Sektör, lojistiğinden istihdamına, tedarik zincirinden ihracat noktasına, her boyutunda üretimin dinamizmini normal bir yaşamın standartlarında sürdürebilme sınavını çok başarıyla verdi.” dedi.

Bahçıvan, salgın sürecinde İSO’nun bakanlıklar, İstanbul Valiliği ve yerel otorite ile sanayiciler arasında sürekli bir köprü olma görevini yerine getirdiğini belirterek, şunları kaydetti:

“İSO olarak pandemi sonrası sürece kendimizi hazırlamak adına Price Waterhouse’la birlikte tüm sektörlerimizin ve meslek komitelerimizin katılımıyla önemli bir rapor çalışması da yaptık. Şu anda Ticaret Bakanlığımız ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile bu raporların bundan sonraki sürece evrilmesi konusundaki toplantılarımız devam ediyor. Kovid-19 mücadelesinde sanayi işletmelerimizin neler yapmaları gerektiğine ilişkin çok kapsamlı ve adeta adım adım mücadele rehberi diyebileceğimiz bir çalışmaya da imza attık. Güçlü bir danışman firmayla bu konuda bir çalışmayı ‘Kovid-19 ile Mücadele El Kitabı’ altında kitaplaştırdık. Bu konuda ayrıca, organize sanayi bölgelerinden farklı sanayi tesislerine kadar birçok sektörü kapsayacak şekilde eğitim toplantıları da yaptık ki bu çalışmalar halen devam ediyor.”

“YILI SIFIRA YAKIN BİR BÜYÜMEYLE KAPATACAĞIMIZI ÖNGÖRÜYORUM”

Erdal Bahçıvan, bu yıl yaşanan gerçeklerden sonra büyümenin çok küçük bir artı veya çok küçük bir eksi düzeyde gerçekleşmesinin önemli olmadığını vurguladı.

Bu yılın sıfıra yakın eksi ya da artı bir büyümeyle kapatılacağı öngörüsünde bulunan Bahçıvan, “Türkiye, 2000’li yılların başından beri çok güçlü büyümelere alışmış bir ekonomi. Toplum, bu güçlü büyümelerin tadını fazlasıyla gördü. Baktığımız zaman 2009 kriz yılını saymazsak 2000’li yıllardan itibaren Türkiye’nin büyüme ortalaması yüzde 4-5’ler seviyesinde. O açıdan ne yazık ki 2018’den beri Türkiye düşük bir büyüme sürecine girmiş vaziyette. Bu nedenle çeyrekler bazında bunu değerlendirmek yerine daha geniş bantta bakmanın doğru olduğunu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Bahçıvan, Türkiye’nin yeni bir büyüme modeli konusunda salgının bitimiyle beraber çok daha güçlü ve stratejik bir karar vermesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:

“Büyümede orandan öte yıllardan beri söylediğimiz bir gerçek var; büyümenin kalitesi. Türkiye’nin artık dengeli, sürdürülebilir, nitelikli ve sanayinin payının güçlü olduğu bir büyüme modeline ihtiyacı var. 2021 ve sonrası için biz böyle bir modelin Türkiye açısından çok daha doğru olacağını düşünüyoruz. Dar kesitli büyüme oranları üzerinden konuşmak yerine 2021 sonrasında kaynakları doğru kullanarak Türkiye’yi temel sorunlarından kurtaracak olan, temel sorunlarından arındırılmış bir büyüme modeli üzerinde durmalıyız. Hep söylediğim bir hususu tekrarlayayım; Türkiye’nin kaynak problemi yoktur, Türkiye’nin kaynakları doğru kullanma problemi vardır.”

“BİR SÜRE DAHA EKONOMİK AKTİVİTELERİ SALGINDAN AYIRMAMIZ KOLAY DEĞİL”

İSO Başkanı Bahçıvan, 2021’in en önemli sorusunun salgının gidişatı olacağını aktararak, yılın son günlerinde aşıyla ilgili olumlu haberler alınsa da virüsün mutasyon riskinin iyimserliğin ertelenmesine yol açtığını kaydetti.

İlk olarak İngiltere’de saptanan ve eskisine kıyasla daha hızlı bulaştığı açıklanan Kovid-19’da yeni türe karşı Dünya Sağlık Örgütü’nden (DSÖ) gelen uyarının önemine işaret eden Bahçıvan, şöyle devam etti:

“Yeni tür koronavirüsün, İngiltere dışında Danimarka, Hollanda ve Avustralya’da da görülmesi, birçok ülke gibi ülkemizde de çok hızlı önlemler alınmasına yol açtı. Tedbiren İngiltere, Danimarka, Hollanda ve Güney Afrika’dan ülkemize olan uçuşlarda geçici durdurma kararı alındı. Umarız ki bu yeni gelişme, tıpkı Kovid-19 gibi bütün dünyayı yeniden kasıp kavuracak bir dalgaya dönüşmez. Aksi halde bütün dünya gibi bizler de 2021’e ilişkin olumlu beklentilerimizi yeniden gözden geçirmek zorunda kalacağız. Şu anda bütün yeni gelişmelere karşın temkinli iyimserliğimizi koruduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu kışın en azından maksimum tedbirle geçmesi gerektiğini aklımızdan çıkarmamalıyız. Dünyadaki gelişmeler de aynı paralelde geçecek. Avrupa bir kapanıp açılırken, ABD de tekrar bir kapanma dönemine girecek gibi. O yüzden de belli bir süre daha ekonomik aktiviteleri salgından ayırmamız çok kolay değil.”

“ÖLÇÜLÜ İYİMSERLİĞİ KORUMAMIZ GEREK”

Erdal Bahçıvan, Türkiye için ekonomide yeni dönemin başladığını anımsatarak, hem Merkez Bankası hem de Hazine ve Maliye Bakanlığının başına deneyimli isimlerin geldiğini söyledi.

Salgının gündemden adım adım çıkmasıyla 2021’in ilk dönemleri olmasa dahi bahardan sonra umut ışığının tekrar yanabileceğini ifade eden Bahçıvan, “Finansmanın daha rahatlayabileceği, finansa daha rahat ulaşabileceğimiz bir döneme yılın ikinci yarısına doğru ulaşabilirsek herhalde ikinci çeyrekten sonra daha pozitif, 2020’yi tam unutturmasa bile bize moral verecek olan bir yıl hayatımıza girer. Bunun için de tekrar söylüyorum, ölçülü bir iyimserliği korumamız gerekiyor. Gerçeklerin farkında olacağız, iyimserliğin ölçüsünü de kaçırmayacağız.” diye konuştu.

Bahçıvan, AB’nin Türkiye’nin turizm, ihracat, yatırımlar ve her türlü farklı organizasyon ve iş birliğinde en önemli dostu ve iş ortağı olduğunu söyledi.

Avrupa ekonomisinin Türkiye’ye, Türkiye’nin de AB’nin ekonomik desteğine, iş ve stratejik ortaklığına yüksek ihtiyaç duyduğunu aktaran Bahçıvan, “Aklıselimin 2021’de galip geleceğini düşünüyorum. Son dönemlerde hükümetimizin de bu konuda verdiği mesajlar bence son derece değerli ve dikkat çekici.” dedi.

“EĞER BİR REFORM YAPACAKSAK ÖNCE KDV’DEN BAŞLAMAMIZ LAZIM”

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, 2021’de Türk sanayisinin en önemli gündem konusunun yine finansman olacağını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Maalesef finansal istikrarın son aylarda bozulduğunu gördük. 2021’in önemli bir döneminde yüksek finansman maliyetlerinin ve daralan finans kaynaklarının, Türk sanayicisinin hem mevcut işletmelerin döndürülmesi açısından hem de bizi bekleyen yeni yatırımların oluşturulabilmesi açısından elindeki en önemli stres kaynaklarından birisi olacağını düşünüyorum.

İkinci önemli konu istihdam. Ne yazık ki bu konuda kısa vadede çözüm göremiyoruz. Bir taraftan çok yüksek oranda işsizlikten bahsederken, öbür taraftan da hala daha yeterli ölçüde işçi bulamayan binlerce sanayicimizi, binlerce firmamızı duymaktayız. En önemli gördüğüm bir başka konu da ki eğer bir reform yapacaksak belki önce oradan başlamamız lazım, KDV reformu. Uzun yılardan beri hayatımızda olan ama giderek bir üretim vergisine dönüşen KDV’nin de artık mevcut bu olumsuzluk teşkil eden halinden güçlü bir reformla dönüştürülmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu konuda zaten bir rapor hazırlığı içindeyiz, Maliye Bakanlığı ile paylaşacağız.”

Ekonomik hayatın artık gelecek yıllarda sürdürülebilirlik teması üzerinden çok daha güçlü şekilleneceğini düşündüğünü aktaran Bahçıvan, İSO olarak 2021’deki iş programlarının en önemli bölümünü sürdürülebilirlik esası üzerine kuracaklarını sözlerine ekledi.

This website uses cookies.

This website uses cookies.

Exit mobile version