Site icon Teketek Haber

AKP Mİ DEĞİŞTİ?

Son günlerin en dikkat çekici, en can alıcı, en kulak kabartıcı siyasal-sosyal olaylarından biri, eski AKP’lilerin, “yeni parti” kurma yönündeki girişimleri. Bu konuya neredeyse tüm dünya dikkat kesilmiş durumda. Yeni parti konusuna ilişkin düşünce ve analizlerimizi bir sonraki yazıya bırakarak AKP’nin değişip değişmediği, bu değişimin olumlu veya olumsuz olup olmadığı, bu değişimin neleri etkilediği konusunda bir değerlendirme yapmak.

Türkiye de yaşayan insanlardan ikisinden biri AKP’ye oy verdi. AKP bu zamana iyi veya kötü, yanlış veya doğru, eksik veya fazla beklentilere cevap verdi, vermeye çalıştı.

Önce şu tespitte bulunalım: AKP bu ülkede yapılmaz, olmaz denilen hak ve özgürlüklerin önünü açtı, sistemi tıkayan sorunların çözümü için uğraştı, bir kısmında büyük başarılar elde etti, bazısında kısmen başarı, bazısından da başarısız oldu. Elbette bunda en büyük etken Başkan Recep Tayyip Erdoğan’dı. Erdoğan’ın halka yakın duran tavrı, verdiği enerji ve sinerji, en umutsuz anlarda bile büyük bir lider tavrıyla ortaya koyduğu olağanüstü duruş, alışılmışın dışındaki kadro kurup yönetme anlayışı gerçekten etkileyici oldu. Türk halkı da Tayyip Erdoğan’a inanılmaz bir güvenle güvendi, inandı, yanında ve arkasında durdu; hatta uzunca zamandır beklediği liderin Tayyip Erdoğan olduğuna kanaat getirdi. Şartlar ne olursa olsun Tayyip Erdoğan’dan vazgeçmedi.  Şimdi AKP’nin, toplumun önünü açan, halka dönük bazı etkileyici tutum ve tavırlarından kısaca bahsedip esas konumuz olan AKP değişti mi? Sorusuna cevap arayalım.

NE DEĞİŞTİ?

Halkı öncüleyen, siyaseti halkın bekası ve mutluluğu için bir araç hedef olarak gören ve çaba gösteren AKP özellikle son iki yılda büyük bir değişim ve dönüşüm geçirmeye başladı. Halk için hakla beraber düsturuyla yola çıkan AKP içindeki bazı kişiler, sanki AKP’nin varlık sebebini ortadan kaldırmak adına bir takım hareket ve çabalara giriştiler.  AKP’yi halktan koparmaya çalıştılar. Adalet duygusu, adil bölüşüm isteği yerine, hep kendini öncüleyen bu kişilerin tavırları sebebiyle bir kopuş başladı. Liyakatin yerine adam kayırma, halkça ve hakça düşünmek ve yapmak yerine kendini düşünme, kendi için mücadele etme yerleşti. Değişen ve ya da halk tarafından değiştiği düşünülen AKP’deki değişimleri şöyle sıralamak mümkün:

Özetle bu ülkenin en büyük ve en etkili partisi, siyaseti öncüleyen, siyasette yeni bir çığır açan, benzerleri veya türdeşleriyle kıyas dahi kabul etmeyen AKP, toplumun beklenti ve arzularına kulak kabartmalı, içindeki lüzumsuz, gereksiz ve ben merkezci kişilerden kurtulmalı, gerçekten Türkiye için öneride bulunan, Türkiye için tavır ortaya koyan vatan evlatlarına saflarını açmalı, yeniden revizyon ve yeniden yapılanma ile adalet, hakça bölüşüm, liyakat gibi temel ve vazgeçilmez insani duruşu yeniden göstermelidir. Bunu en iyi yapacak olan AKP ve onun lideri Recep Tayyip Erdoğan’dır. Recep Tayyip Erdoğan bu ülke için büyük bir imkandır. Büyük bir fırsattır, şanstır. AKP’liler de yalnızlaştırılmaya çalışılan lideri Tayyip Erdoğan’a sahip çıkmalı, gerekirse avaz avaz bağırmalı, sesini duyurmak için mücadele etmelidir. Etrafının etten duvarla örüldüğünü düşündüğü liderine yalnızlaştırılmaya çalışıldığını her ortamda anlatmaya çalışmalıdır. Hala AKP kaybederse Türkiye kaybeder, bu unutulmamalıdır.

Bir sonraki yazımızda yeni parti başarılı olur mu konusunu tartışalım.

 

 

 

 

This website uses cookies.

This website uses cookies.

Exit mobile version