Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Eğitim ve Gönüllü Kuruluşlar Koordinatörlüğü’nce, yeni tip Corona Virüs (COVID-19) Salgını’na karşı verilen ulusal mücadelede alınan tedbirler kapsamında bu yıl Ramazan ayını evlerde geçiren vatandaşlar için sosyal medya hesaplarından yaptığı “Ramazan Söyleşileri” ’nin kapanış programının konuğu, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin oldu. Gaziantep Sanat Merkezi avlusunda gerçekleştirilen sohbette, Ramazan Ayı’nda Corona Virüs tedbirleri ve belediyenin yaptığı icraatlar konuşuldu.
İzleyicilerin merak ettiklerini de yanıtlayan Başkan Şahin, evde bulaşık temizlik yaptığı oluyor mu sorusuna “Evde tam bir ev hanımıyım. Programa gelmeden önce bulaşık yıkayıp geldim, çokta severim yıkamayı” diye yanıtladı. Bir diğer izleyicinin “Baklava açmayı biliyor musunuz?” sorusuna ise gençliğinde ev ekmeği açtığını, yufkayı ancak ev ekmeği kadar açabildiğini belirterek, baklavacılığın olağanüstü bir sanat olduğunu belirtti. “Başkan olmasaydınız hangi mesleği yapmak isterdiniz?” sorusuna ise Başkan Şahin, öğretmen olmak istediğini ifade ederek, gençlerin enerjisinin kendisini çok heyecanlandırdığını, onların iyi bir eğitim alarak yetişmesi gerektiğinin altını çizdi.
ŞAHİN: ASFALT YARIM KALDIYSA GECE RÜYAMDA BİTİRİYORUM
2 saat süren programda Başkan Fatma Şahin, 18 yıldır alanda kaldığını, bunu nedenin zor şartlarda bile iyi ve çok çalışmak gerektiğini söyledi. Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü ve tamamladığı projelerden bahseden Şahin bu dönem hedefinin, sosyal yatırımların devamını sağlayarak Gaziantep’i “İnsan Dostu Şehir” yapmak olduğunu belirtti. Vatandaşın ona duyduğu sevginin temelinin, onları çok sevmek olduğunu belirten Başkan Şahin, “Gece yarım kalan işimi rüyamda tamamlıyorum. Asfalt yarım kaldıysa gece rüyamda bitiriyorum. Vatandaşı mutlu etmemiz, o gözündeki ışığı gördükçe sabaha kadar çalışsam da yoğrulmayacağımı biliyorum” dedi.
TORUNLARIMIZA BIRAKACAĞIMIZ DÜNYA’YI CENNETE DÖNÜŞTÜRMEK BİZİM ELİMİZDE
Programın devamında Başkan Şahin, Ramazan Ayı’nın bu sene ilginç geçtiğini hatırlatarak, “ Bir virüsle uğraşıyoruz, bütün dünyayı disipline etti. Kâbe ve camiiler kapandı. Camiiler kapandı ama evler camiye dönüştü çünkü ‘Yeryüzü mescittir’ diyen medeniyetten geliyoruz. Aslında her şeyin insanın kalbinde başladığını eğer bunları yapmak istiyorsan her yerin bir fırsat olduğunu evlerimizde Kur’an okumamızla, namazlarımızla, teravihlerimizle bunları yeni fırsatlara dönüştürebileceğimizi gördük. Çok anlamlı çok değişik duygular yaşıyoruz. Buradan çıkarılması gereken çok ders var. Bu musibeti yeni fırsatlara çevirme şansı da veriliyor. Bireylerin, toplumların, şehirlerin, milletlerin ve Dünya’nın bir daha bu musibetle karşılaşmamak için yapması ve yapmaması gerekenler var. Dersimizi çok iyi çıkarmamız gerekiyor, mesela ben evimde kuş seslerini çok daha fazla duymaya başladım, tabiat 2 ayda yemyeşil, toprak kıpkırmızı, gökyüzü masmavi oldu. İnsanoğlu doğayı o kadar çok tahrip ediyor ki bize aslında bir dakika durun bir etrafınıza bakın dendi. Bu durumu ben çok öğretici buluyorum yeter ki buradan dersimizi çıkaralım. Her bir bireyin yapması gereken ve yapmaması gerekenler var. Bizim gibi yöneticilerin de çıkarması gerekenler mevcut. Ben daha öncesinde Antarktika’ya gittiğimde buzulların eridiğine şahit oldum ‘Buzullar niye eriyor’ dediğimizde cevap, ‘çok kirletiyoruz.’ Torunlarımıza bırakacağımız Dünya’yı cennete dönüştürmek bizim elimizde. Pandemi sonrası yeni bir dünya kuruluyor. Değişik coğrafyalardan birçok belediye başkanı ile görüşüyor, artık bu virüsün tekerrür etmemesi için herkesin yapması gerekenleri konuşuyoruz. Yeşil ekonomiden, sağlıklı kentlerden, bahsediliyor. Bizimde bayram sonrasında çok hızlı bir şekilde şehrimizi, ülkemizi buradan çıkarılacak dersler üzerinden planlamamız, programlamamız ve halkımızı bununla ilgili gerekli zihinsel dönüşümü başarmamız lazım” diye konuştu.
HAYATA GEÇİRDİĞİMİZ PROJELER, BU SALGIN SÜRECİNDE ELİMİZDEKİ EN BÜYÜK GÜCÜMÜZ OLDU
Başkan Fatma Şahin, geçmişteki siyasi ve bakanlık tecrübelerinin pandemi süreci öncesinde ve döneminde büyük bir avantaj sağladığını ifade ederek şunları söyledi: “Kurumların kendi bütçesinde sosyal alanı desteklemesi lazım. Biz dedik ki gerekirse bir kavşak yapmayalım, bu 2 milyon insana dokunmamız, bu insanlar bize emanet bu insanların bakış açısıyla bakmamız lazım dedik. Bu pandemi süreci, göreve geldiğimiz ilk günden beri yaptığımız yatırımların ne kadar doğru olduğunu gösterdi. Aynen hükümetin sağlık ve sosyal güvenlik sisteminde yaptıklarının sonucunu alması gibi bizde göreve geldiğimiz günden bu yana gıda bankamızla, yaptığımız sosyal sistemlerle, yetim koordinasyon merkezimizle hayata geçirdiğimiz projeler bu salgın sürecinde elimizde en büyük gücümüz oldu. Şu ana kadar Büyükşehir Belediyesi’nin kurumsal kapasitesi, ben inanıyorum ki hiçbir büyükşehirde yok. Mükerrerliği önleyen bir yazılım hazırladık. Kurumlar arası oturup iletişimi sağlayıp geçmiş Ramazanlarda yapılan yardımı sürdürdük. 153 ile bizden talep edip yardım alamayan kimse kalmadı 200 bin aileye ulaştık. Biz valimiz ve sivil toplum kuruluşlarıyla güven esaslı çalıştık ki bayrama kadar başarılı şekilde çalıştık. Bu Türkiye’nin en iyi sistemlerinden oldu.”