Antalya’nın Akseki ilçesinde emekli öğretmen çocukluğundan bu yana topladığı eski eşyaları evinin zemin katında sergiliyor . Aralarında 50 ila 500 yıllık yöresel mutfak eşyaları, silahlar, ziraat aletleri gibi 5 bine yakın objeyi sergileyen emekli öğretmen, evindeki eşyaları görmek için gelen ziyaretçileri bilgilendiriyor
Antalya’nın Akseki ilçesinde emekli öğretmen Abdullah Kara, çocukluğundan bu yana topladığı eski eşyaları evinin zemin katında sergiliyor.
Anadolu’nun farklı bölgelerinde öğretmenlik yapan 68 yaşındaki Kara, emekli olduktan sonra ilçenin Çukurköy Mahallesi’ne yerleşerek, çocukluğundan bu yana topladığı eski eşyaları evinin zemin katında sergilemeye başladı.
Kara, aralarında 50 ila 500 yıllık yöresel mutfak eşyaları, silahlar, ziraat aletleri gibi 5 bine yakın objeyi ziyaretçilerin izlenimine sundu.
Evinin zemin katını bir müze gibi dizayn ettiğini belirten Kara, çocukluğunda ilgisini çeken eşyaları toplamaya başladığını, 2010 yılında evinin zemin katını müze ve kültür evi gibi düzenlediğini ifade etti.
Kara, bu birikiminin çok uzun bir zaman diliminde oluştuğunu belirterek, şöyle konuştu:
“İlk etapta elimde yaklaşık 2 bin 500 civarında obje vardı. Kendi aldıklarıma çevre köylerden ziyaretine gelenlerin de sergilenmesi amacıyla getirdikleri de eklenince zemin katı genişletmek zorunda kaldım. Şu anda elimde 50 ila 500 yıl arasında 5 binden fazla objeye bulunuyor. Sürekli eşyalarımız çoğalıyor. Ben de burada sergilemekten mutluluk duyuyorum.”
“Gelenleri çok keyifli bir tarih yolculuğuna çıkardığıma inanıyorum”
Sergilediği objelere her geçen gün ilginin arttığına işaret eden Kara, gruplar halinde gelen dağcıların, doğa yürüyüşçülerinin ya da turla gelen turistlerin evine gezmeye geldiğini anlattı.
Profesyonel tur rehberi seviyesinde evine gelenleri bilgilendirdiğini vurgulayan Kara, “Gelenleri çok keyifli bir tarih yolculuğuna çıkardığıma inanıyorum.” dedi.
Köyünde ve bölgesinde eski eşyaları toplayıp sergilediğini dile getiren Kara, şunları kaydetti:
“Eşyaları toplarken köylüler de bana yardımcı oldu. Evlerinde büyüklerinden kalan eşyaları vererek sergilememi istediler. Kendilerine teşekkür ederim. Bu sayede köyümüzün isminin duyulmasından mutluluk duyuyorlar. Konuklarımdan ücret talep etmiyorum. Kültürümüzü tanıtmak bana yetiyor. Bundan çok keyif alıyorum. Yaşadığım müddetçe müze evimi zenginleştirmeyi sürdüreceğim.”