Andırın’da Zilfaroğulları kabilesinden olan İsmail Ağa, Andırın’ın çok ünlü ve ileri gelenlerinden biridir. 1940’lı yıllarda İsmail Ağa ile YAYCIOĞLU milletvekili seçimine girerler. Biri Cumhuriyet Halk Partisi’nden, biri de Adalet Partisi’nden aday olur. Sonunda YAYCIOĞLU milletvekili seçilir. ZİLFAROĞLU İsmail Ağa üç oy farkla seçimi kaybeder. Seçilemediği için çok üzülen ZİLFAROĞLU aniden hastalanır ve kısa sürede ölür. Tek çocuğuyla dul kalan Güllü Hatun ve ZİLFAROĞLU’nun bacısı çok üzülürler ve aşağıdaki ağıdı söyler:
Ezelden Zilfaroğlu
Kılıç sayı adına bağlı
Mevla’m buna nasıl gıydın
Şehit babanın bir oğlu
Vekâlete verir teli
Fukaraya açık eli
Gaynıyor çifte mutfak
Sanarım dedemin seli
Evine de vali iner,
Odada löküsü yanar,
Şimden sonra yaksan dezzem,
Seni de âlemler gınar.
Mezarını derin eylen
Su serpin de serin eylen,
Ağan evden küskün getmiş
Bir oğlundan selam edin
Gapısında patos bağlı
Çifte moturları yağlı
Mebusluğu az görüyor
Siması başvekil tuğlu
Gapısının önü havlı,
Havlıda gır atı bağlı,
Aşiretler hep birikmiş,
Hanı bunun bir tek oğlu.
Gonak dutturur Keli’ye
Benzer Hazireti Ali’ye
Halbır’a hayma dutturur
Davet verirdi valiye
Gadanı alıyım Leman
Yonsa habar mı getirdin
Köleli’ye varmadı mı
Sürmel’eşimi gördü mü
Hep memur buraya birikmiş
Elleheme devet verici
Deşirin şu odaları
Eşim masayı gurucu
Aman çatladım çatladım
Gayrı odayı kitledim
Sen de görsen Leman gızım
Dört bohça asbab gatladım
Ağ gonağı issiz galmış
Ben de geldim bulamadım
Sen gaç günnük yoldayıdın
Souk yüzün göremedin
Bacısı alır:
Alma Dağı’ na gondurrum
Cemalönü’ne indirrim
Yalınız ağlama hatın
Seni ağada gandırrım
Sariye GÖK