İNGİLİZLERİN MARAŞ’A GELİŞİ
Birinci Dünya Harbi’nden sonra düşmanın hain ve işgalci ayak sesleri geldi. Paylaşılamıyordu Maraş ve çevresi. Antep, Kilis, Adana düşmanın darbesine denk gelmiş, işgal edilmişti. Maraş soğuktu, buz kesiyordu yiğitlerin bıyığı. İçinde üzüntü keder olsa da yüreği volkandı Maraşlı’nın. Şehirde bir sessizlik. Bu sessizlik, Maraşlı’nın fırtına öncesi düşmana vereceği dersin göstergesiydi besbelli. Canını acıtıyordu Maraşlı’nın, yıllarca dost dediği Ermeni’den ihaneti görmesi. Halkta hareketlenme vardı. Düşman şehre girmesin diye Aksu Köprüsü yıkılmıştı. Kahraman mücadelenin ilk tepkisiydi bu. Düşman durur mu? Yine de geldi Maraş’ın tarihi sokaklarına. Dillerinde küfür ve hakaret vardı. Bir ses yükseldi Maraş’tan, Ermenilerin sesiydi bu: “Yaşasın İngilizler, Yaşasın Ermeniler, Kahrolsun Türkler, Türklere ölüm!”. İşte ihanetin sesiydi bu.