Global krizin derinden etkilediği sektörlerin başında gelen inşaat sektörü döviz kurunda stabilizasyon, ekonomide öngörülebilirlik ve düşük faizli konut kredilerini bekliyor.
Dünya, 2022 yılının ilk çeyreğinde henüz koronavirüs salgınının etkilerini atlatamamışken bir de savaş faciası ile karşı karşıya kaldı. Büyük can ve mal kayıplarına yol açan sıcak savaş süreci, küresel ekonomi üzerinde de olumsuz etkilere yol açtı. Küresel ekonominin kritik noktada olduğu ve birçok krizle mücadele ettiği bu dönem uzmanlar tarafından “kusursuz fırtına” olarak adlandırılıyor.
İnşaat sektörü bu zorlu dönemde pandeminin aksattığı tedarik süreci ve küresel yüksek enflasyon sebebiyle ciddi bir darboğaza girdi. Savaşın seyri ve enerji arzında yaşanacak gelişmeler temel belirleyiciler olmak üzere, küresel çapta yüksek enflasyonun önümüzdeki kış boyunca sürmesi öngörülüyor.
İnşaat sektörüne yönelik insan kaynakları ve hizmet alım-satım çözümleri sunan Workindo CEO’su Erhan Kocabaş, inşaat sektörünün küresel ekonomik dalgalanmalardan derinden etkilendiğine ve küçülen tek sektör olduğuna vurgu yaptı: “Türkiye ekonomisi 2021 yılında ciddi bir toparlanma sergiledi. 2022 yılının ilk çeyreğinde ise ekonomi, özel tüketim ve ihracatın desteği ile %7,3’lük dikkate değer bir büyüme oranı elde ederken inşaat sektörü bu süreçte %7,2 küçüldü. Sektörel yatırımlardaki düşüş ve artan girdi maliyetleri sorunu ile birlikte faaliyetler yeniden durma noktasına geldi. Bu bağlamda ise ne yazık ki daralan tek sektör inşaat sektörü oldu.
Ülkemizin küresel çapta yaşanan enflasyon krizine çok yüksek rakamlarla girmesi ve finansal koşullarda yaşanan belirsizlik sebebiyle ekonomik anlamda kırılgan bir dönemin içerisindeyiz. Sadece ülkemiz özelinde değil, dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan Almanya’da bile enerji fiyatlarındaki artış sebebiyle ekonomik faaliyetlerinde belirgin bir daralma sergilendi.”
Arz Düşük, Talep Yüksek
Yılın devamında atılacak enflasyon ile mücadele adımlarının ve Rusya-Ukrayna savaşının etkilerinin, sektörün yurt içi ve yurt dışı projelerinde en önemli belirleyici etmenlerden olacağını belirten Erhan Kocabaş, “İnşaat sektörü istatistiklerini incelersek Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Mayıs ayına ilişkin konut fiyat endeksine göre konut fiyatları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 145,50 arttı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2022 yılı ilk çeyreğinde belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen yapıların bina sayısı %22,5, daire sayısı %27,9, yüzölçümü %21,8 azaldı. Bu rakamlar bize yeni konut arzının mevcut ekonomik konjektürde azaldığını, fakat talebin canlı olduğunu gösteriyor. Yeni konut arzının tekrar eski yılları yakalaması için dolar kurunda stabilizasyon, ekonomide öngörülebilirlik ve düşük faizli konut kredilerinin tekrar sunulması gerekiyor” dedi.