Site icon Teketek Haber

KAHRAMANMARAŞ’I TANIMAK

KAHRAMANMARAŞ’I TANIMAK
“Maraş” ismi bilinen kaynaklara göre Hititlerden gelmektedir. İlk defa ‘’Maraj’’ olarak kullanılmıştır.
M.Ö. I. Yüzyılda Romalıların eline geçen Maraş, Germenika olmuş. Şehir Müslümanlar tarafından fethedilince “Maraş” ismi kullanılmaya başlanmıştır.
Maraş’ın merkezinde bulunan kalenin çevre surları, Dulkadiroğlu Alaüddevle Bozkurt Bey zamanında yapıldığı tarih kaynaklarında belirtilmektedir.
Maraş’ta Hititler, Asurlar ve Persler egemenlik sürmüşler. Daha sonra Makedonyalılar, Büyük Roma İmparatorluğu, Bizanslılar ve Müslümanlar dönemi vardır.
Maraş, İslam halifelerinden Hz. Ömer zamanında Müslümanların eline geçmiş. Süleyman Şah zamanında Anadolu Selçuklu Devletine bağlanmış.
1337-1522 yılları arasında Maraş’ta Dulkadiroğlu Beyliği hüküm sürmüş. Maraş, bir süre Dulkadiroğlu Devletinin merkezi olmuş. 1522 yılından sonra Dulkadiroğlu Beyliğine son verilmiş. Osmanlı yönetimine geçmiş.

KURTULUŞA YÜRÜYEN ZAMAN
Bu zaman, 30 Ekim 1918 Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında Mondros Ateşkes Antlaşmasının imzalanmasından sonra başladı. Bu antlaşma maddeleri gereği İtilaf Devletleri ülkenin önemli bölgelerini işgal etti. Maraş’ta bu işgal topraklarının içerisinde kaldı.
Maraş İngilizlere verildi. Bu işgali duyan Maraşlı huzursuz oldu. Maraş’ta yaşayan Ermeniler sevindiler.
İngilizlerin Maraş’a geleceğini öğrenen Maraşlılar Aksu köprüsünü tahrip ettiler. Buna rağmen İngilizler Aksu’ya gelince köprü kurup Maraş’a girdiler. İngilizleri, Maraş’ın Şeyh Adil mezarlığı girişinde Ermeni işbirlikçileri bando ve çiçeklerle karşıladılar.
Ermeniler, Maraşlıları sırtından hançerlediler. Yüzyıldan beri beraber yaşadıkları insanlara ihanet ettiler. Komşuluk hukukunu çiğnediler.
‘’Yaşasın İngilizler, yaşasın Ermeniler; kahrolsun Türkler” diye çığlık attılar… İngiliz işgalciler şehirde yürüyüş yaptılar. Uzunoluk caddesinde gösteri yaptılar. Ermenilerin bu taşkınlıkları Maraşlıları çok huzursuz etti. İngilizler Amerikan Koleji olarak işletilen binaya karargâh kurdular.
İngiliz komutan hükümet binasına gelip, Maraş’ı mütareke gereği işgal ettiklerini söyler. Bunun üzerine, Mutasarrıf Ata Bey tercüman aracılığı ile İngiliz subayına: “Memlekette güvenliği bozan bir hal olmadığından, kendilerini işgalci değil, ancak bir misafir sıfatıyla kabul ederiz…” dedi. İngilizler bu tavır üzerine Maraşlılarla ters düşmekten çekindiler.
İngiliz askerlerinin bir kısmı Hintli Müslümanlardan oluşuyordu. Maraşlılarla Hintli Müslümanlar birbirleri ile rahatlıkla görüştüler. Aralarında manevi bir bağ kuruldu. Hintli Müslüman askerler gizlice Maraşlı çetelere silah bile verdiler.

Ermeniler, İngiliz işgalinde taşkınlık yaptı. Maraş halkına katliamlar ve terör eylemleri gerçekleştirdiler.
İngilizleri sürekli tahrik ediyorlardı. Asılsız yalan ve iftiralarla İngilizlerle Türkleri savaşa çekmek istediler.
Şikayetler artınca İngiliz komutan Andrio, şehrin ileri gelenlerini toplantıya çağırdı. Toplantıya,
1-Müftü Tekerekzade Hacı Mehmet Tevfik,
2-Müderris Dayızade Keskin Hacı Mehmet,
3- Liva Müderrisi Seyit Hasanzade Osman,
4-Müderris Leblebicizade Hafız Ali,
5-Emir Abdülcelilzade Şeyh Sezai Efendi katıldı.
Bu toplantıda Ermeni papazlarda vardı. İngiliz komutan konuşmasında: Türklerin Ermenilere taciz, tecavüz, haksızlık yaptıklarına dair şikâyet geldiğinden söz etti. Bundan böyle Ermenilere karşı bu gibi hareketlerin yapılmamasını tembih etti.
Komutandan sonra, Şeyh Sezai Efendi söz aldı. Bunların yanlış olduğunu, iftira olduğunu izah etti. Komutanı ikna etti.
Bundan sonra İngilizler, Ermenilere inanmadılar ya da öyle görünmek zorunda kaldılar. Hükümetin işlerine karışmadılar. Ermeni şikâyetlerini artık dikkate almadılar. İngiliz işgalinde çok önemli olaylar olmadı.
Kurtuluşa yürüyen zamanda ikinci işgal kuvveti Fransızlar Maraş’a geldi. İngilizlerle Fransızlar anlaştı. Fransızlar Maraş’a gelecekti. Maraşlılar da bir sancı başladı.
Ermeniler ise bu duruma seviniyorlardı. İngilizlerden yüz bulamayan Ermeniler Fransızlarla daha iyi anlaşacaklarını hesap ediyorlardı. Öyle de oldu. 29 Ekim 1919’da Fransızların geleceği, İngilizlerin şehri terk edeceği planlanmıştı.

This website uses cookies.

This website uses cookies.

Exit mobile version