Âlembeyli: Sis Avşarlarındandır. Karataş mezrasında ziraat yapıyor. Malkoç adlı birisinin tımarına tâbiiydiler.[1] 1613 tarihinde Çankırı bölgesinde devletin emirlerine karşı geldikleri için kadıya hüküm gönderilmiş ve doğru yola getirilmeleri emredilmiş aşiretlerden birisi de Âlembeyli’lerdi.[2] Ayrıca Rum ve Anadolu Eyaleti’nin yöneticilerine gönderilen emirlerde de bu bölgelerdeki (Çankırı civarı) Alembeyli’lerden bahsedilmektedir.[3] Çorum Sungurlu, Yozgat Sarıkaya, Ordu-Merkez ve Maraş-Elbistan’da bulunan Alembey adındaki köyler onlardan kalmadır. 16.Yüzyılda Maraş yöresinde görülen Âlemli cemaati de bu gruptandır. Kurtkulağına bazı boylarla birlikte 1725 yılında iskân olan Âlemli cemaati, Karaman, Kütahya, Bursa, İçel, Aydın ve Saruhan taraflarına gitmiş ancak tekrar Çukurova’ya nakilleri için emir çıkarılmıştır.[4] Alembeyli Avşarı, Boz-Ok’un Budak-Özü ve Akdağ, Dulkadır (Maraş), Ordu, Karahisar-ı Şarki ve buraya bağlı Bayramlı kazası ile Kayseri’ye de yerleşmiştir.[5]
Delek Avşar: Kaynaklarda Halep ve Rakka’da iskân edildiği belirtilen Delek Avşar obası kaynaklarda, Eldelek şeklinde kaydedilen oba olması muhtemeldir. Nitekim Eldelek soyadlı bazı kimselerin Afşar boyundan olduğunu biliyoruz. Eldelek Ortaoba adlı bir cemaat Kırşehir bölgesinde yerleşmiştir ki[6] günümüzde de Kırıkkale’nin Delice ilçesine bağlı Eldelek köyüdür. Ayrıca Maraş ili Elbistan ilçesinde de Eldelek isimli bir köy bulunmaktadır.
Aydoğmuşlu Beyli: Halep bölgesindeki Köpekli Avşarı’nın en önemli obalarından biri. Adı, 15. yy başlarında Kuzey Suriye’de yaşayan Köpekli Avşarları’nın beylerinden Ay-Doğmuş’tan gelmektedir.[7] Aydoğmuşlular, daha sonra Sis Avşarlarının obalarından birini meydana getirmişlerdir. Halep bölgesindeki Aydoğmuş Beğli Avşarı, 1526 yılında 49 hane nüfusa sahip olup Haleb’in doğusunda bulunuyordu.[8]Aydoğmuşlular Adana ve Sis’ten başka Aksaray, Dulkadır, Maraş ve Söğüt’te de yerleşmişlerdir. Aydoğmuş Hacılı ve Aydoğmuş Musa adını taşıyan kolları ise Maraş bölgesinde görülüyor[9].Aydoğmuş Hacılılar, Güvercinlik nahiyesinin Çınarcık köyü ve Kastal mezrasında yerleşiktiler.[10]
Bab-ı Altun: Bu adla, Cerit Türkmenlerinden de bir oba vardır. Belki Ceritlerden bir oba, Afşarlara tabi olup ta bu isimle anılmış veya Avşarlardan bir bölük onlar arasına karışmış olabilir.’’1699 yılında Sorgun kazasında iskân olan cemaatten bazılarının şekavete karıştığını görülmektedir.’’[11] Bunun üzerine Rakka’ya sürülmüştür. 1703 yılında Belih nehri ve Rakka dolaylarına yerleştirilen aşiretlerin nizamı bozulmuş ve etrafa dağılmıştı. Bunlardan Afşar ve ona bağlı Bab-ı Altun Afşar’ı kaçıp Maraş, Pazarcık ovası, Kilis, Soku dağı ve Çoban oğlu Dağı’na geldiler Rakka beylerbeyi Elhac Mehmet’e yerlerine nakli için hüküm gönderildi. 1708 yılında Bab-ı Altun, Sivas – Karaman taraflarında idi. Bu oymakların yerlerine iskânı için 1730 yılında emir çıkarıldı.[12]
Bahrili: 16. yy’da Halep bölgesinde müstakil bir Avşar oymağı bulunuyordu. Avşar oymağı 1579-80 yıllarında üç kethüdanın idaresindeydi. Recep, Bahri ve Küçük Minnet. İşte bu oba adını bu Bahri Kethüdadan almıştır. 1581 yılında Danişmentli ve Lekvanik cemaatinden bir kısım eşkıyanın Avşarların mallarını gasp etmeleri üzerine Bahri Kethüda, Recep ve Küçük Minnet ile birlikte devlete şikâyet etmişlerdi.[13] Bahrili Avşar’ı Adana ve Rakka’dan başka Boz-Ok, Develi, Karaman, Kayseri, Maraş, Misis, Şabanözü, Tarsus ve Yeni-İl ile Halep’te yerleşmiştir. Bir kısmı ise Balkanlara göçürülerek Çirmen sancağında bulunan Akça Kızanlık’ta iskân olmuştur.[14]
Bahşayışlı: Sis Avşarlarından Aydoğmuşlu’ya tabidir. Sis yöresindeki Bahşayışlılar, Yılanlu mezrasında ziraat ediyor,[15] Bahşayışlı cemaati Adana, Sis, Maraş, Yeni-İl ve Halep’te yerleşmiş, bir kısmı da Balkanlara gönderilerek Nigbolu’ya bağlı Hezargrad’da iskân olmuştur[16].
Bedil(Bedin) : İmanlı Avşarının en önemli kolu. 16. Yy’ın ilk yarısında Maraş bölgesinde yaşayan bu oba Suriye çölünde kışlamaktaydı. Ayrıca Maraş’ın Güvercinlik kazasının Til Duman köyünde yaşamaktaydılar.[17] Bedil Avşarının bazıları ise diğer İmanlı Avşarı obaları gibi Maraş, Diyarbakır ve Antep’te yerleşmiştir.
Begeşli: İran’ın Mamasani bölgesinde yaşayan bir Afşar obasının.[18]bir kısım kolları Anadolu’ya göç ederek Ordu, Maraş ve Bigadiç’te yerleşmiştir.[19] Maraş yöresindeki Begeşliler, Kemer nahiyesinin Binek köyünde ve Güvercinlik nahiyesinin Til Bellut köyü ile Kurt Ziyareti mezrasında oturuyorlardı.[20]
Beylikli Avşarı: Osmanlı döneminde (16. yy) Kuzey Suriye Avşarları 3 aşiretten oluşuyordu. Bunlardan biri Beylikli Avşarı idi (diğerleri Köpekli ve Gündüzlü). Bu Beylikli Avşarının Kut-Beği Avşarının devamı olduğu akla geliyor. Çünkü Memlûklar devrinde bu bölgedeki Avşarlar, Köpekli, Gündüzlü ve Kut-Beği Avşarından müteşekkildi. ‘’Beylikli Avşarından bazı bölüklere bu yüzyılda Maraş kazalarından Elbistan’ın Sarsab nahiyesi civarında Şam Yörüğü olarak da rastlanmaktadır.’’[21] Maraş civarındaki Beylikli Avşarının Köpekli Avşarıyla birlikte Malatya’da köyler kurduklarını da bilinmektedir.
Bucak Avşarı: Anadolu’ya göçler esnasında Avşarlardan bazı bölükler Rakka’da bulunan Tel-Şammar ve Tel-Zivan yörelerine yerleştiler. Bu yöreler daha sonra Osmanlı iskân politikasına sahne olan en önemli yerler arasında bulunacaktır.’’ Aşiretin asıl bölümü ise Gaziantep, Maraş ve Elbistan taraflarına gidecektir. Nitekim Antep sicillerinde Bucak Avşarlarının 1676-78 tarihlerinde Antep bölgesine gelip yerleştiği belirtilmektedir.[22]16. yüzyılda Maraş civarında varlığına rastladığımız Bucaklılar, özellikle Elbistan ve yöresindeydiler ve Andırın nahiyesinde Bucak köyünü de kuracaklardır. Ayrıca Yeni-il bölgesinde de bunların iskân edildiklerini belgelerden takip edebiliyoruz.[23] Osmanlı belgelerinde Bucaklılar, Adana, Anamur, Kaş, Kocaeli, Koçhisar, Kuban nehri boyu, Kütahya, Maraş ve Siverek’te yerleşmiş gözüküyor.[24]
Burhanlı(Abdulahadoğlu): İmanlı Avşarının bir kolu olan bu cemaat Adala Saruhan, Adana, Aksaray, Alanya, Alaşehir, Anamur, Ayasuluğ, Aydın, Biga, Denizli, Ermenek, Eşme, Gülnar, Günyüzü, Güzelhisar–Aydın, Hamit, Hasandağı yaylağı, İçel, İshaklı – Akşehir, İzmir, Karaman, Karıtaş ve Sinanlı – İç-El, Kaş, Kızılhisar – Sığla, Konya, Kula, Kütahya, Maraş, Mut, Nevşehir, Saruhan, Seferihisar, Selinti, Silifke, Siverek, Tarsus, Teke ve Uşak’ta yerleşmiştir.[25]
Civanşir Avşarı: Arran hükümdarı Çevanşir’den adını alan Civanşirler, Arran (Karabağ)-Albanya-Avganya bölgesinde hâkim bir Türk boyu idi ve Gürcistan’da bunların sınırları içindeydi. Müslüman-Arap orduları Gürcistan’ı fethe geldiklerinde (642 yılı) tahtta Hıristiyanlaşmış bir Türk olan Prens Cevanşir bulunuyordu.[26] Yine bu dönemlerde Hazar Devleti’nin Kafkaslara akınlar yaptığını görüyoruz (683-689-693 senelerinde). Hazarların Gürcistan ve Ermenistan’a saldırmaları üzerine Gürcü Kralları Cevanşirler bu saldırılara karşılık vermiş ancak yenilmiş, Prens Cevanşir ise 7 yıl esaret altında kalmıştır.[27] Daha sonra bölgeye Selçuklu fethiyle yoğun Türkmen yerleşmiştir. Buradaki Afşarlar, Hülagu Han zamanında Anadolu’ya getirilen ancak Timur tarafından Karabağ nakledilen Avşarlarla birleşerek Otuz-İki Cevanşir (32 boydan müteşekkil) adını almışlardır.[28] Ebülgazi Bahadır Han’a göre Arran (Karabağ), Oğuz Han’ın üçüncü büyük oğlu olan Yıldız’ın büyük oğlu Afşar’ın torunlarından Cevanşir Kabilesinin Sarıcalı Sülalesine aittir. Bu Türk sülalesinin Karabağ’daki köklerinin İslamlıktan öncelere kadar gittiği de bilinmektedir.[29]Adana, Aydın, Çöl-Abat, Danişmentli-i Kebir – Ankara, Dazkırı, Develi, Geyikler, Halep, Isparta, İzmir, Karaman Eyaleti, Keçiborlu, Kili ve Akkerman, Konya, Kütahya, Maraş Sancağı, Sandıklı, Saruhan, Teke, Yenişehir – Aydın gibi yerleşmişledir.[30]
Cuylu Avşarı: Osmanlı Devleti’nde derbentçi olarak görev yapan Cuylu Avşarı (Çiğdemli obası ile birlikte adı geçiyor) 1705 yılında Adana’da Berendi kazasına tabi Kurt-kulağı derbendine yerleştirildi.[31]Cuylu Avşarı’nın ayrıca Kars-ı Dulkadır, Maraş ve Misis’te de yerleşmiş olduklarını görülmektedir.[32]
Çeçeli(Ceceli) Avşarı: Afşar obalarından biri. 16. yüzyılda Halep bölgesindeki Bayat Türkmenleri arasında da bu adda bir oba mevcut. Ancak bu obanın Bayatlar arasına sonradan karıştığını biliyoruz. Çeçelilerden bazı bölüklerin Beydili Türkmenleri arasında bulunduğu da malumdur. Dulkadır Türkmenlerine mensup olan Çeçelinin bazı kolları Halep, Yeni-İl ve Boz-Ulus Türkmenleri içinde bulunmaktaydı.[33]
Çeçeliler, Adana, Aksaray, Ankara, Antakya, Ayaş, Çankırı, Çorum, Eyüpeli, Gülnar, Halep, İskilip, Katar – Çorum, Nevşehir, Niğde, Rakka, Sivas ve Yeni-İl’de [34] Kara Ceceli adlı oba, Aksaray, Boz-Ok, Çorum, Halep, İskilip, Kalecik, Karaman, Kırşehir, Maraş, Rakka, Sivas ve Şabanözü’nde [35]Yağmuroğlu Ceceli adını taşıyan diğer oba da, Karaman, Rakka ve Sivas’ta[36] yerleşmiştir. Adana’nın Karaisalı ilçesinin eski adı da Çeçeli’dir.
Çiğdemli: Dukadır Türkmenlerinden olan Çiğdemliler, 16. yüzyılda Maraş bölgesinde bulunuyorlardı. Boz-Ulus’un Orta Anadolu’ya gelmesiyle onların arasına karışarak eşkıyalık yapan cemaatlerden[37] Çiğdemliler halen Adana toprağında bulunuyordu.[38] Çiğdemliler Adana, Alanya, Diyarbakır, Halep, İç-El, Maraş, Niğde, Rakka, Sis, Teke, Yeni-İl ve Yüreğir’de de yerleşmiştir.[39]
Çobanoğlu: Biz bu adda 16.Yy’da İran Avşarlarının bir obasını bilinmektedir. 1588-1589’da Safevilerin Horasan Seferine katılan Mehdi Kulu Han bu obadan idi.[40] Bunun yanında Kilis, Maraş, Niğde, Edirne, Rakka, Şam’da Havran ovası ve Beypazarı’nda yerleşmiş olan Çobanoğlu cemaati bulunmaktadır.[41]
Çöplü Avşarı: 16.yüzyılda Maraş bölgesinde bulunan Çöplüler, Dulkadır Türkmenlerindendi. Bunlardan bazı gruplar, bölgeden ayrılarak başka yerlere göç etmişlerdir. Nitekim Kayseri bölgesinde (1500-84 yıllarında) Dulkadırlı Türkmenlerinden olan Çöplü cemaati bulunuyordu. Bu cemaatin alt kolları ise Evlad-ı Sığırlı (1500’de hayatta olan Budak veled-i Sığırlı’dan adını almış.[42]
Deliler Avşarı: Halep bölgesi aşireti olan Köpekli Avşarının en önemli kollarından biridir. Deliler Avşarının, Halep bölgesinde 1526’da 13 hane, 1536’da ise 18 hane nüfusu vardı.[43] Osmanlı belgelerinde bu obanın yerleştiği sahalar şunlardır. Abri – Gelibolu, Adana, Akkerman ve Kili, Aksaray, Anamur, Ankara, Arapsun, Aydın, Boz-Ulus – Konya, Danişment–Afyon, Ermenek, Günyüzü- Kırşehir, Hacıbektaş, Halep, İzmir, Karaman, Karıtaş, Kayseri, Kelkit, Kete, Kıreli – Beyşehir, Kırşehir, Kütahya, Maraş, Mihalıç, Nevşehir Kazası, Niğde, Rakka, Rumkale, Tercan.[44]
Dodurlu(Doduryan): Recepli Avşarının obası. Eruh, Rakka, Karaman, Kırşehir, Kulb, Kadirli, Sis, Zamantı, Kayseri ve Kars-ı Maraş bölgelerinde yayılmışlardır.[45] Maraş’ın Elbistan ilçesi Geçit köyü bu obadandır. Diğer taraftan Boz-Ulus arasında görülen Dodur adlı bir oba vardır. Bu obanın bizim Dodurlu obasıyla ilgili olduğunu düşünüyoruz. Her ne kadar Faruk Sümer bu obanın Dodurga olması gerektiğini söylemişse de Boz-Ulus obaları arasında Dodur ile Dodurga ayrı olarak yazılmıştır. Dodurlar, İlaldı Kethüda idaresindeydiler ve 35 hane, 7 mücerret, 42 nefer nüfusa sahiptiler.[46]
Elsüz Oğlanları(Elsüzler): Sis Avşarlarındandır. Sis bölgesinde üç ayrı kol halinde idiler.[47] Aynı yüzyılda Elsüz Oğlanları cemaatine Maraş yöresinde de rastlıyoruz ki bu onlardan bazı bölüklerin Sis’ten buraya göç ettiğini gösteriyor.
Faydalı Avşar: 16. yüzyılda Maraş ve çevresinde bulunan cemaat, Yörük tayfasındandı. Buradan yayılan Faydalılar, Adana ve civarı ile Halep, Konya, Larende ve Yeni-İl’de yerleşmiştir.[48]
Gündüzlü Avşarı: Moğolların Kösedağ Savaşından sonra (1243) Selçukluları yenip ardından 1277’de Anadolu’nun önemli bir kısmına hâkim olmaları üzerine, Moğollara karşı Anadolu’yu savunan tek unsur Türkmenlerden bir kısmı, Moğol baskılarına dayanamayıp Suriye’ye (Gazze’den Antakya ve Diyarbakır’a kadar uzanan saha ile Suriye sahillerine) 40.000 çadır nüfusla göç ederek Memlûkler’e sığındı.[49] Bu Türkmenler burada da Boz-ok ve Üç-ok teşkilatlarını yaşattılar. Bozoklar’ın başında ise Afşarlar vardı.[50] Onlar, üç obaya ayrılıyordu ve bunlardan biri de (diğerleri Halep’te Kutbeği-Oğulları idaresindeki Afşarlar ve Antep’te Köpek-Oğulları idi) Amik ovasında bulunan Gündüz-Oğulları idi. Başları olan Gündüz Bey, Doğancı-Oğlu Faris’in ölümüyle, buradaki bütün Türkmenlerin başı olmuştu. Bu obanın ilk tanınanı ve en ünlü şahsiyeti Gördü Bey’dir ve bir çok başarıları vardır.[51] Malatya’nın Gündüzbey kasabası ile Pütürge’nin Gündüz köyü de bu obadandır. Bu cemaat, Adana, Alanya, Antakya, Aydın, Çorlu, Dulkadır, Edirne, Halep, İç-El, İznik, Karahisar-ı Şarki, Kars-ı Maraş, Keşan, Koçhisar, Kütahya, Maraş, Marmara – Saruhan, Saruhan, Sinop, Söğüt, Tarsus ve Yeni-İl. Ayrıca Gündüz Fakihli obası Yeni-İl ve Halep’te Gündüz Hacılı obası ise Boz-Ok ve Maraş’ta görülüyor.[52]
Hacı İvazlı Avşarı: Bu cemaatin adı, Hacı Ayvaz (Ayvadoğlu), İvaz (Ayvad) Hacılı, Ayvadlı (İvazlı) şeklinde de geçer. Kayseri’nin Develi ilçesi Ayvazhacı köyü bu obadandır. Ayrıca, Adana, Antakya, Birecik, Boz-Ok, Edirne, Gavurdağı, Halep, Kars-ı Maraş, Kayseri, Kete, Kırk Kilise – Özi, Küçük Salmanlı, Manavgat, Maraş, Rakka, Sarıçam ve Yeni-İl’de de yerleşmişlerdir.[53]
Haliloğlu Afşarlar: İç-El, Alanya, Manavgat, Karahisar-ı Nallı–Hüdavendigar, Maraş, Dulkadır ve Halep yerleştiği bilinmektedir.[54]
Harikli: Herek Oğulları, Herek Uşağı, Hörki, Harikan, Herecli, Herekli, Herikli, Hereke, Hareke, Heriki, Herekyan adlarıyla da tanınır. Sis Avşarlarından Doyranlı’ya mensuptur. Osmanlı belgelerinde bu cemaatin Adana, Aksaray, Aydın, Barçınlı, Boz-Ok, Danişment – Afyon, Eyüpeli, Hacıbektaş, Halep, İzmir, Karaman, Kayseri, Keşan, Kırşehir, Konya, Kütahya, Malatya, Maraş, Mardin, Musul, Nevşehir, Rumeli, Sis, Sivas, Tekfurdağı – Çirmen, Tokat, Van, Yeni-İl ve Yenişehir – Aydın bölgelerinde yerleştiği görülmektedir.[55]
Harzem/Horzum: Harzem-Şahlar Devleti’nin hükümdarı Celalettin Harzem-Şah, Cengiz Han’ın önünden kaçarak Doğu Anadolu’ya gelmişti. Burada Anadolu Selçuklu sultanı Alaeddin Keykubat ile bozuşmuş ve 1230 yılında Yassı-Çemen Savaşı’nda yenilerek sığındığı dağlarda yerli halk tarafından öldürülmüştü. Onun ölümü üzerine maiyetinde bulunan komutanlar, askerler ve halk Selçuklu hizmetine girmişti ki bunlara Harzemli/Horzemli deniliyordu. İşte bu cemaat onların bakiyesidir. Bu cemaatin genellikle Anadolu’nun batısında bulunması Germiyanoğulları sebebiyledir. Harzem-Şahların maiyetinden olan Germiyanlıların içinde de Harzem aşiretleri vardı. Germiyanlıların, Batı Anadolu’ya göçünde bu cemaat onlarla birlikte batıya gelmiştir. Nitekim Kütahya’da Horzum Aşireti Ovacık, İzmir Ödemiş’te Horzum, Manisa Alaşehir’de Horzum Alakaya, Horzum Embelli, Horzum Keserler, Horzum Sazdere köyleri ile Ege bölgesinde Horzum adlı oymakların varlığı bununla ilgilidir[56].
Hobalı/Obalı: 16. yüzyılda Maraş civarında görülen Obalı cemaati, daha sonra Recepli Avşarı’nın bir obasını teşkil etmiştir. Obalılar, Yeni-İl, Rakka, Karaman, Kırşehir, Sis, Kayseri, Adana, Maraş, Kadirli ve Zamantı’da yerleşmiştir.[57]
Hoca Fakihli Avşarı: 16. yy. Uşak bölgesinde bulunan kalabalık yörük topluluğu arasında II. Selim devrinde büyük bir Afşar oymağı bulunuyordu. Bu Afşar oymağı 5 obaya ayrılıyordu (Afşar adlı 2 oba ile Musacalu ve Öksüzler) ki bunlardan biri 54 vergi nüfuslu Hoca Fakihli Avşarı idi.[58] Bu obaların Maraş ve çevre bölgelerde faaliyet gösterdiğini bilinmektedir. Nitekim Hoca Fakihli Avşarı da Osmanlı belgelerinde Maraş ve Dulkadır bölgesinde bulunan bir oba olarak zikredilir.[59] Maraş’taki cemaat, Göynük nahiyesinin Hil Abı köyünde bulunuyordu.[60]
Hüseyin Hacılı: Garip-Şah Avşarındandır. 1500 yılında hayatta olan Hüseyin veled-i Sülü’den adını alan cemaat, 1518 yılına kadar Hüseyin Kethüda diye anılmış, bu tarihten sonra Hüseyin Hacılı adını almıştır.[61] Bu cemaatin Anadolu’da oldukça geniş bir alanda faaliyet gösterdiğini anlıyoruz. Kayseri’den başka Adana, Aydın, Çukurova, Diyarbakır, Dulkadır, Halep, Maraş ve Yeni-İl’de yerleşmişlerdir.[62] Maraş tahrirlerine göre Hüseyin Hacılı’dan bir grubun Kayseri’nin Pınarbaşı civarında Koyrın ve Saruşeyh mezralarında yerleştikleri görülüyor.[63]
Hüveydi Aşireti: Anadolu’ya ilk Türkmen göçleri esnasında Afşarlardan bir grup 1200’lerde Adıyaman civarına gelip yerleştiler. Adıyaman’ın Besni ilçesi ve çevresine gelip ilk yerleşenler de bu Avşarlardan bir bölüktü. Ardından 1350 yılına girildiğinde Akkoyunlular Kafkasya ve İran’dan Fırat ve havzasına gelirler. Bunlarla birlikte gelen Afşarlar daha önce gelip yerleşmiş olan boydaşlarının yanına yani Besni ve Keysun Ovasına yerleşirler. Böylece Besni civarında önemli bir Afşar nüfusu oluşur. Bunların bir kısmı bölgedeki siyasi olaylar ve baskılar sonucu Kafkasya’ya gitmişlerdir. Günümüzde Kafkasya’da Besni adlı yerleşim birimleri ve Besni boyu vardır. Ayrıca Arnavutluk’taki Besni ilçesinin adı da oraya göç eden Avşarlardan kalmadır. Günümüzde ilçe merkezinde yaşayan Afşarların bir bölümü ile Eskiköy, Mamadikli (Kurugöl), Kitiş (Karagüveç), Sarıyaprak, Köseceli, Tetirli, Birişme (Toklu) ve Kevcali (Çaykaya) köyleri ile Boncuk mezrasında (Toklu’ya bağlı) yerleşmiş olan Hüveydi Aşireti (Hüveyda, Hüveydanlı da denir.)[64] bunların torunudur. Bu köyler civarda Hevedik köyleri diye de tanınıyor. Hüveydilerin bir kısmının Kilis ve civarına gelip yerleştiğini belirtelim.
Kurtuluş Savaşı’nda bu Avşarların önemli hizmetleri olmuştur. Bunlardan Besnili Hasan Bey, önemli bir şahsiyettir. Fransızların Antep ve Maraşı işgalleri Besni’de geniş yankılar uyandırır. Besni işgale uğramamasına rağmen silah, cephane ve yiyecek toplanarak Antep ve Maraşa gönderilir. Hüveydi aşiretinin ileri gelenlerinden Şıh Mehmet Ağa’nın torunu ve Vakkas Ağa’nın oğlu Hasan Bey, civarda Kuvay-ı Milliye lideri haline gelerek düzenli bir birlik kurar. Antep ve Maraş savunmalarında çok önemli hizmetler görür. Hasan Bey kuvvetleri Antep’te 11 ay çarpışır. Yaptıkları gece baskınlarıyla Fransızların korkulu rüyası haline gelir. Hasan Bey ve kuvvetleri bu mücadelelerinden dolayı Atatürk’ten tebrik ve taltif alır. Elcezire Komutanlığının Ankara’ya gönderdiği raporda da Besni’deki Türkmenlerden bahsedilir. Hasan Bey’in amcakızı olan Senem Ayşe’de bölgede Kuvay-ı Milliyece olarak adını duyurmuştur. Senem Ayşe, Hasan Bey’e katılarak Senem adlı bölüğün başına geçmiş, Maraş ardından Antep savunmasına katılmıştır. Altı kurşun yarası alan ve sakatlanan Senem Ayşe 1954 yılında ölümüne kadar çevresinde Gazi Nine olarak saygı görmüştür.[65]
İmam Kulu Avşarı: Bu oymağın adına bakarak onların İran’dan Anadolu’ya geldiğine veya İran’daki Türk devleti olan Şia mezhepli Safevi taraftarı olabileceğine hükmedilebilir. Ancak İran’da bu adda bir oymağa rastlanmıyor. Belgelerde İmam-Kulu Avşarının Adana, Boz-Ok, Develi, Halep, Kars-ı Dulkadır, Kayseri, Maraş, Misis, Pozantı, Rakka, Yeni-İl ve Zamantı’da bulunduklarını görüyoruz.[66]
İmanca: İmanlı-Oğlu, İmanlı Yürüğü, Afşar İmanlı, İfraz-ı İmanlı, Kara Gündüzlü, Afşar Yörüğü gibi adlarla da anılıyor. İmanca cemaati, Boz-Ulus’a bağlıydı. “İfraz-ı İmanlı” adına bakarak bu cemaatin İmanlı Avşarı’ndan ayrılarak başka bir oluşum içine girdiğini anlıyoruz. Ayrıca Kara Gündüzlü adını da taşımaları, Kara Gündüz Avşarı’nın İmanlı’dan koptuğunu akla getiriyor. Kara Gündüzlüler, Yeni-İl Türkmenlerindendir. Belgelerde bu cemaatin yerleşme sahalarından biri de Yeni-İl’dir. İmanlı Avşarı ise Maraş bölgesi Türkmenidir. Bu iki saha birbirine oldukça yakındır. Maraş’taki İmanlı’dan ifraz olan bazı bölükler, Yeni-İl’de Kara Gündüzlü adıyla varlığını devam ettirmiş olabilir. Nitekim İmanlı’nın bazı kolları Yeni-İl Türkmenleri arasında bulunmaktadır. Ayrıca 16. yüzyılda Maraş civarında Avşar Yörüğü cemaatinin varlığı görülüyor. Cemaat Adana (sahil bölgesinde), Amasya, Ankara, Pınarbaşı, Balya, Bor, Boz-Ok, Çankırı, Çarsancak, Çöl-Abat, Dinek Keskini, Diyarbakır, Dulkadır, Erzurum, Gördes, Halep, Haymana, Isparta, Karahisar-ı Şarki, Kadirli, Karaman, Kaş, Kayseri, Kırşehir, Maraş, Niğde, Rakka, Sis, Sivas, Sorkun, Tarsus, Teke, Tokat, Yeni-İl ve Zamantı’da yerleşmiş gözüküyor.[67]
İmanlı Avşarı: Dulkadir Beyliği kurulduktan sonra Suriye’deki Avşarlar’dan ayrılan önemli bir koldur. ‘’İmanlı Afşarlar, Maraş civarına çıkıp Bayat ve Beydili boyları ile birlikte Dulkadır Beyliği’ni kurmuşlardır (1337)’’.[68] Bu aşiret Maraş’ta XVI. asırda 27 obadan meydana geliyordu. Genellikle şahıs adları taşıyan ve kethüdalar tarafından idare edilen bu obaların yaylak ve kışlakları muhtelif yerlerde bulunuyor, bu obanın Bedii Afşarı ile diğer birçok obası Suriye çölünde ve Çukurova’da kışlamakta ve Maraş sancağına ait çeşitli yerlerde de yaylamakta idi. Bu obalar yaşadıkları yaylak ve kışlaklarda, XVI. Asrın ikinci yarısından itibaren, yerleşik hayata geçmişlerdir. Safevîler zamanında İran’a giden İmanlu Avşarı, Dulkadir elindekilerin bir koludur[69].
Kuzey Suriye Avşarlarından bir kol olan Dulkadırlı Türkmenleri diye tanındılar. Bu Türkmenler Maraş, Kadirli, Yeni-İl ve bir kısmı da Boz-Ok’ta yayılmışlardı. Bunların en önemlisi Maraş bölgesindeki İmanlı Avşarı idi. İmanlılar, 16. yy’ın birinci yarısında 27 obadan oluşuyor ve genellikle obaları idare eden kethüdaların adıyla anılıyorlardı. İmanlı’nın birçok obaları Suriye çölünde kışlayıp, Maraş civarında yaylamaktaydılar. Diğer bir kısmı ise Çukurova’da Kınık ve Özer bölgesi ile Lazkiye civarında bulunuyordu. Bunlardan bazı obalar 16. yy’ın ikinci yarısında bulundukları yerlerde yerleşik hayata geçmiştir.[70] Bunlardan tespit edilenler Elbistan’ın Ahsendere nahiyesine bağlı Kızılkandil, Dereağzı ve Tavşanalanı köyleridir.[71]Avşarlar, Maraş yöresinde oldukça büyük bir nüfusa sahiptiler ve etkinlikleri fazlaydı. Galiba bu hususu en açık bir biçimde;
Bir komogenim ben dikbaşlı ve mağrur
Bin kez başkaldırdım Doğu Roma’ya
Sonra Türkmen oldum Afşar boyundan
Moğol önünden kaçtım
Kaçtım Maraş’a düştüm.
diyen Gülten Akın dile getirmiştir.
İmanlı Avşarı obalarından bazıları şunlardır. Bedil, Taif, Turyan (Taif’e bağlı), Kızıl Süleyman, Anızmanlı, Bahşayışlu, Burhanlu, Derzilü, Eğri Hacılı, İman-Oğlu, İmanlı, Kızıl Sultan-Oğlu, Kuş Kıran, Sadaka Demircili, Sarı Hacılı [72].
İsalu: Sis Avşarlarındandır.[73].Adana ve Sis bölgesinde bulunan cemaat, dağılarak Kayseri, Maraş, Halep, Edirne, Yeni-İl ve Dulkadır’a gitmiş, bir kısmı da Edirne ve daha ilerde Gümülcine ve Selanik’te yerleşmiştir.[74]
Kara Gündüzlü Avşarı: Yeni-İl Türkmenlerindendir.[75] Kara Gündüzlüler, Rakka ile Adana ve çevresinden başka, Uzeyr, Yüreğil, Yeni-İl, Tarsus, Maraş ve Boz-Ok’ta da yerleşmişlerdir.[76]
Karamanlılar Avşarı: Karaman aşireti Oğuzların Afşar boyundan idi.[77] Karamanlıları esas olarak 3 bölgede görmekteyiz. Mavera’ün-Nehr, Azerbaycan ve Orta Anadolu. Bunlardan sonuncular, Orta Anadolu’nun güneyinde Anadolu Türkmen beyliklerinin Osmanlılardan sonra en büyüğü ve devamlısı olan Karaman-Oğulları Devleti’ni (1250-1487) kurmuşlardır. Ana kütlesi Afşarlara dayanan devlet, Üç-Ok Türkmenleri ile Türkleşmiş Moğol oymaklarını da çevresine toplamıştı.[78] Belgelerde Karamanlılar, Biga, Babadağı–Silistre, Adana, Kars-ı Maraş, Teke, Hamit, Karaman, Çorum, Ankara, Sivas, Alanya, Halep, Tarsus, Sis, İç-El, Rumeli, Isparta, Samsun, Haymana, Karamürsel, Mihalıç, Çatalca, Eğridir, Aziziye ve Yeni-İl, Kadınhanı, Siroz-u Hamit, Karahisar-ı Teke, Amanos, Babadağı–Silistre,Boz-Ulus– Afyon, Ahsen Abat–Gence’de yerleşmiş gözüküyor[79].
Kara Şeyhli: Recepli Avşarlarının bir kolu.[80] Beydili Türkmenleri arasındaki Kara Şeyhliler, Cumdanlı (Ankara, Çankırı, Rakka), Durabeyli (Ankara, Çankırı, Rakka) ve Yadigarlı (Adana, Ankara, Çankırı, Rakka) adlı kollara ayrılmıştı.[81]. Cumdanlıların ise Maraş ve çevresinde kaldıkları anlaşılıyor. Onlar, Yenicekale nahiyesinin Haramisekisi mezrası ve Cevni köyünde yerleşmişlerdi.[82]
Kazıklı Avşarı: Halep Türkmenlerinden bazı gruplar kuzeye doğru gidip burada Boz-Ulus ile irtibata geçmişler ve onlarla beraber bulunmaya başlamışlardı. Bunlar arasında mühim bir Avşar topluluğu vardı. Bunlar, II. Selim devrinde çeşitli kollara ayrılmıştı. Bunlardan Kazıklı Avşarı 130 vergi nüfuslu idi.[83] Kazıklı Avşarı Rakka, Hama, Humus, Rumkale, Yeni-İl, Boz-Ok, Maraş, Tarsus, Adana, Siverek, Ankara, Kocaeli, Dağardı– Kütahya, Yüreğil ve Kete’de yerleşmiştir[84].
Kemallı (Kelelili) Avşarı: Dulkadır Türkmenlerinden olan Kemallı cemaati, Maraş Sancağında Kara Hayıt nahiyesinin Karatut ve Arpaalanı köyleri ile Bertiz nahiyesinin Koğalıca, Karatut, Döğeralanı, Kemallı köyleri ve Göl mezrasında yerleşiktir[85].
Kıralı (Karalı) Afşar: Bu Afşar obası Rakka’da iskân edilmiştir.[86] Çünkü Kıralı Avşarının diğer adı Karalı’dır. Bunların Kilis, Maraş, İç-El ve Anamur’da da yerleştikleri anlaşılıyor[87].
Kozanlı: KozanOğlu, Kozanlıoğlu Murtaza ve Ruşen adıyla da kayıtlıdır. Yabancı seyyahlar tarafından Afşar Beyleri olarak gösterilen Kozanoğulları’nın Afşar ya da Farsak oldukları konusunda tartışma vardır. Faruk Sümer de Kozanoğullar’nın Varsak oldukları görüşündedir.[88] Kozanlıların yayıldıkları yerler şuralardır. Adana, Bergama ve Tarhala, Denizli, Dulkadır, Halep, Haruniye, Kars-ı Maraş, Kayseri, Kilis, Kütahya, Maraş, Nevşehir, Niğde, Sis, Tarsus ve Yüreğir.[89]Manisa Soma’nın Kozanlı köyü ile Selendi’nin Karakozan köyü Kozanlıların iskânıyla kurulmuştur.[90] Yunanistan’ın Batı Trakya kesiminde de Kozanoğullarına rastlamaktadır.
Köçekli (Küçüklü): Köpekli Avşarı obalarındandır. Köçeklilerin başlangıçta küçük bir oba iken zamanla nüfuslarının arttığını ve müstakil bir oymak haline geldiğini bilinmektedir. Daha sonra Boz-Ulus Türkmenlerinin Dulkadırlı koluna dâhil olan Köçekli obası, Diyarbakır ve civarında bulunuyordu.[91] Köçekliler belgelerde Kayseri, Maraş, Kilis, Sivas, Rakka, Çankırı, Kırşehir, Manavgat, Hamit, Sis, Boz-Ok, Erzurum, Kars, Çıldır, Niğde, Malatya, Adana, Keskin, Hacıbektaş, Sorkun, Anamur, Karaman, Aydın ve Kütahya’da yerleşmiş gözüküyor.[92]
Köpekli Avşarı: Moğolların Kösedağ Savaşından sonra (1243) Selçukluları yenip ardından 1277’de Anadolu’nun önemli bir kısmına hâkim olmaları üzerine, Moğollara karşı Anadolu’yu savunan tek unsur Türkmenlerden bir kısmı, Moğol baskılarına dayanamayıp Suriye’ye (Gazze’den Antakya ve Diyarbakır’a kadar uzanan saha ile Suriye sahillerine) 40.000 çadır nüfusla göç ederek Memluklere sığındı.[93] Bu Türkmenler burada da Boz-ok ve Üç-ok teşkilatlarını yaşattılar. Bozokların başında ise Afşarlar vardı.[94] Afşarlar, üç obaya ayrılıyordu ve en büyükleri ve önemlileri Antep bölgesinde bulunan Köpek-Oğulları idi. Köpekliler, Fırat bölgesinde 1440-45 yılları arasında oldukça faal görünüyorlardı. Köpekliler, Memlûkların yardımcı kuvveti idi. Ayrıca Köpek ailesinden olan Sakalsız-Oğulları adlı oba, Halep’in batısında yaşıyordu ve onlar da Memlûkların yardımcı kuvvetiydi.[95] Maraş bölgesindeki Köpekliler ise Pazarcık’ın Derbentağzı köyü ile Kayseri’nin Çörümşek nahiyesine bağlı Hunu Viranı köyünde yerleşmişti. Üstelik Çörümşek’te diğer adı Girgin olan Köpekli adında bir köy vardı[96] Bu köy daha sonra Tomarza’ya göç ederek şimdiki Köpekli (yeni adı Turanlı) köyünü kurmuştur.
Kutbeğili (Kutbeyli, Kutlubeyli) Avşarı: Moğolların Kösedağ Savaşında (1243) Selçukluları yenip egemenliği altına alması üzerine Türkmenler Moğollara karşı Anadolu’yu savunmaya başladılar. Ancak artan Moğol baskısı karşısında bu Türkmenlerden önemli bir nüfus (40.000 çadır) Anadolu’dan Suriye’ye (Gazze’den Antakya ve Diyarbakır’a kadar uzanan saha ile Suriye sahillerine) göç ederek Memlûkla’ra sığındı.[97] Esasen Kutbeğililer, 1407 yılında Ak-Koyunlu birliğine katılarak büyük oranda Huzistan’a göçmüşler ve bir daha bu birlikten ayrılmamışlardır. Nitekim onların, 1457 yılında Ak-Koyunlu Uzun Hasan ile Kara-Koyunlu Cihan Şah’ın kumandanı Tarkan Oğlu Rüstem arasında yapılan savaşta Ak-Koyunlu ordusunda yer aldıklarını görüyoruz.[98] Cemaatin batıya gelen bölükleri ise (Kutlubeyli-Hacılı), Adana, Sis, Kars-ı Maraş, Gülnar ve Bolu’da yerleşmiş, bir kısmı ise Silistre’nin Kozluca’da iskân olmuştur. Yerlerinde kalanlar ise (Kutluluca) Ordu, Karahisar-ı Şarki ve Erzurum’un Elmalı’da yerleşmiştir.[99]
Kuyumculu: Köpekli Avşarındandır.[100] Kuyumculu cemaatinin bazı kısımlarının Orta Anadolu’ya göç ettiğine hükmedebilir. Çorum’un Sarımbey köyünden olan ünlü halk ozanı Deli Boran, bu obadandı. Sarımbey köyü halkı buraya Elbistan’dan gelmiştir ki 16. yüzyılda Dulkadır Türkmenleri arasında Sarımbeyli obası bulunmaktaydı.
Kürtül (Körtül): Osmanlı belgelerinde Yörük tayfası olarak geçen Kürtül cemaati Maraş Türkmenlerindendir.[101] Belgelere göre Maraş’ta Elbistan’ın Nergile nahiyesinin Karacaviran, Sapalanı, Almacık, Gömmece Kilise ve Dönekkuzu mezralarında yerleşikti.[102] 16.yy’da Karaman’da sakin Atçeken oymakları arasında Eskil kazası Türkmenlerinden Kurtul cemaati bulunmaktadır.[103] Bu cemaatin Kürtül adıyla benzerliği aşikârdır. Günümüzde Maraş merkeze bağlı Kürtül adlı bir köy vardır.
Kütüklü (Kütünlü) Avşarı: Danişmentli Türkmenlerindendir. Karaman valisi Ali Paşa tarafından Ermenek’teki Beyçayır bölgesine yerleştirilen İç-El Yörükleri dağılmış, Teke, Hamit ve Aydın bölgesine gelmişti.[104]Kütüklü Avşarı Adana, Alanya, Beyşehir, Boz-Ok, Danişment – Afyon, Halep, Hamit, Haymana, Kars-ı Maraş, Kırşehir, Konya, Maraş, Rakka, Sis, Tarsus, Teke ve Yeni-İl’de de yerleşmiş, Balkanlar’da ise Dimetoka, Niğbolu’ya bağlı Hezargrat ve Çirmen’e bağlı Uzunca Abathasköy’de iskân edilmiştir.[105]
Nadirli: Nadir Şah’ın öldürülmesi üzerine İran’dan Anadolu’ya göç eden Avşarlardandır. Bu Avşarların bazıları göç yolları üzerinde köyler kurarak yerleşmiştir. Ağrı’nın Tutak ilçesindeki Nadirşah köyü bunlardandır. Bu grup daha sonra Maraş civarına gelmiştir. Nadirli Aşireti Maraş’ta 1866’da tamamen iskân oldu.[106] Günümüzde Maraş’ın Afşın (Nadir) ve Göksun (Nadirli) ilçeleriyle, Sivas’ın Merkez (Nadir) ve Gürün (Nadiroğlu) ilçelerinde Nadir adlı köyler bulunmaktadır. Nadirli’den bazı obalar Maraş’tan başka Boz-ok’ta da yerleşmiş, bir kısmı ise Balkanlarda iskan siyaseti uyarınca Silistre ilinin Aydos kazasında iskan edilmiştir.[107]
Nazar Kethüda: Beylikli Avşarı obası. Yalnızca 1526 tahririnde adı geçiyor.[108] Bunlardan bazı bölüklerin Maraş civarında bulundukları anlaşılıyor.
Pekmezli Avşarı: Gündüzlü Avşarı obasıdır. 1520’de 7 hane, 1526’da 10 hane olan Pekmezliler, 1536’da iki şubeye ayrılmış olup Halep’in doğusunda bulunan bölümü 6 nefer, Şam’da bulunan diğeri ise 10 neferdi.[109] Pekmezli Avşarı belgelere göre Ankara, Aydın, Biga, Bolu, Bursa, Çankırı, Hamid, İç-El, K. Sahip, Karaman, Karası, Kütahya, Maraş, Muğla, Saruhan ve Teke’de yerleşmiştir.[110]
Perakende-i Maraş: Recepli Avşarlarının bir kolu. Bu obanın Maraş bölgesindeki Afşar obalarının bakiyelerinin bir araya gelerek oluşturduğu bir karışım olduğunu anlıyoruz. Maraş’ta Zeytun nahiyesinin (Şimdi merkeze bağlı Süleymanlı kasabası) Kamalak mezrası (diğer adı Başkuyu) bu obadandı.[111]
Puhurcu: Batı Anadolu’da yakın zamanlara kadar göçebe yaşayan 40-50 çadırlık bir Afşar topluluğu. Bunlarla ilgili Rahmetli Beşir Önder’de bilgiler vardı ki elimizdedir. Yaşar Kemal’in romanına konu olan İnce Memet’in ağıtında da Puhurculardan bahsedilir. Ağıt şöyledir:
Puhurcular bölük bölük geldiler Puhurcular atar atar vuramaz
Bak göksümü delik delik deldiler İnce Memet dumanından duramaz
Ak kağıt üstüne resmim aldılar Kalk gidelim bura bize yaramaz
Kahpe felek değirmenin döndümü Kahpe felek değirmenin döndümü
Döne döne sıran bize geldi mi Döne döne sıran bize geldi mi?
İç-El, Teke, Alanya ve Aydın’da ise Puhurlu adında bir cemaat vardır ki aynı obadır. Ayrıca Maraş’ta Buğurcuklu adlı bir oba gözüküyor.[112]
Recepli Avşarı: Moğol istilası üzerine Suriye’ye 40.000 çadır Türkmen kaçmış ve Memluklere sığınmıştı. Burada Boz-Ok ve Üç-Ok teşkilatını devam ettirmişlerdi. Boz-Okların başında ise Afşarlar bulunuyordu. Bunlara Halep Afşarları denir.[113] Bu Afşarlar 16. yy’ın ilk yarısında Köpekli, Gündüzlü ve Avşar adlı üç obaya ayrılmıştı. Avşar obası, 58 vergi evden ibaretti. Memlukler devrinde dirlik tasarruf eden bu oba, Osmanlı’da da bu dirliğini korumuştu.’’Receplilerin, Maraş’ta da faaliyette bulundukları anlaşılıyor.[114] Güneyden gelen Arap saldırılarına karşı 1710’da Rakka’ya yeni boylar gönderildi. Bu boylar arasında Kayseri, Maraş, Zamantı ve Çukurova’da eşkıyalık yapan Recepliler de vardı.[115] Recepli Avşarı iskândan kaçarak Kars ve Çıldır taraflarına gitti.[116] Bazıları ise Harran ovasına yerleştirilmek için 1720 yılında bölgeye gönderildi[117].Cemaat Adana, Develi, Halep, Hısn-ı Keyf, İncesu, Kadirli, Karaman, Kars, Kars-ı Maraş, Kayseri, Kırşehir, Kilis, Kozandağı, Maraş, Rakka, Sis, Yahyalı, Yeni-İl ve Zamantı’da bulunuyordu[118].
Salmanlı Avşarı: Salmanlıların adı Süleymanlı şeklinde de geçer. Bu ikisi aynı topluluktur. 16. yy’da Kadirli’de bulunan 5-6 boydan birisi de Salmanlılardı. Zamantı bölgesinde ise henüz erken devirlerde Salmanlılara rastlıyoruz. Onlar bu bölgede Kalelice Pirselik ve Kalecik (Alibeyli) köylerinde bulunuyordu.[119] Büyük Salmanlılar, Köse Musa (Diğer adı Köse Köselisi), Pekmezli, Karahaliloğulları, Fakihli, Güllüce, Keleşoğlu, Emmioğlu, Karahacı Ebubekir, Hacıemir Şamoğlu, Hacı Yusuf, Abdullahoğlu, Abdioğlu, Katipoğlu ve Ceridoğlu, Küçük Salmanlılar ise Ali Kethüda, Hacı Kasım-Oğlu, Kara Bayram ve Kara Bayrak adlı obalara ayrılmıştı.[120] Bazıları Maraş’ta Güvercinlik kazasının Gercayin ve Emre (Gökçetepe) köylerinde yerleşti.[121] Kara Halilli cemaatinin İfraz’a dâhil edilen bölükleri ise 1725’te Adana’da Kurtkulağı’na yerleştrildi. Bunlar, Karaman, Kütahya, Bursa, İçel, Aydın ve Saruhan taraflarına kaçtıysa da tekrar Çukurova’ya nakledildiler.[122] Salmanlılar Adana, Aksaray, Alanya, Amasya, Ankara, Antep, Aydın, Bigadiç, Bor, Boyabat, Boz-Ok (Kocalı kazası), Çankırı, Çorlu, Çorum, Çöl-Abat, Çukurova, Danişmentli, Dazkırı, Diyarbakır, Edirne, Eyüpeli, Geyikler, Göksün, Gördük ve Timurcu – Saruhan, Gülnar, Halep, Hamit, Isparta, İzmir, K. Sahip, Karahisar-ı Şarki, Kangal, Kars-ı Maraş, Kastamonu, Kaş, Kayseri, Keçiborlu, Keskin, Kırşehir, Kilis, Kirmastı, Konya, Kozan, Kütahya, Malatya, Maraş, Niğde, Rakka, Sandıklı, Sivas, Sungurlu, Tarsus, Teke, Tire, Yeni-İl, Yenişehir – Aydın, Zamantı ve Zeyne–İç-El’de ve Balkanlarda Kili ve Akkerman, Selanik, Kırcali, Çirmen’de yerleşmiştir[123].
Sarı Fakihli: Recepli Avşarındandır. 16. yy’ın ilk yarısında Sis yöresinde bulunan cemaat, Savcı-Hacılı’ya tabi[124]. Bu onların başka yerlere gittiğini gösteriyor. Nitekim belgelerde cemaatin Kayseri, Adana, Kars-ı Maraş, Göksün ve Niğde’de bulunduğu anlaşılıyor[125].Maraş yöresindeki Sarı Fakihliler, Akça Kuyuluk köyünde iskân olmuştu[126] bir kısmı iskândan kaçıp etrafa dağılarak Kars ve Çıldır taraflarına gittiler. Rakka’ya iskân olan Recepli obalarının 1729 yılındaki tahririnde 14 hane ve 6 mücerret nüfusa sahipti.[127]
Sarı-Hacılı: İmanlı Avşarı’nın bir obasıdır. 16. yüzyılda Maraş ve yöresinde bulunan cemaat, daha sonra Recepli Avşarının bir obasını oluşturmuştur. Maraş’tan başka Yozgat, Kadirli, Alanya, Şebinkarahisar ve Sivas’ta yerleşmiştir.[128]
Senir Avşarı: Niğde’de yerleştiği anlaşılan Senirlilerin bir bölümü de Adana ve Tarsus civarında bulunuyordu. Bu cemaatin Halep, Maraş, Kiğı, Alanya, Yeni-İl ve Düşenbe– Senir’de iskân olanları Kürt olarak adlandırılıyor.[129]
Sis Afşarları: Moğollar, Kösedağ Savaşında (1243) Selçukluları yenip egemenliği altına aldı, 1277’de ise Anadolu’nun batısı hariç tamamına hâkim oldular. Karaman-Oğulları başta olmak üzere Türkmenler Anadolu’nun istiklali için mücadeleye başladılar. Moğollar, kendilerine karşı Anadolu’yu savunan tek unsur olan Türkmenleri hedef alıp bunlara karşı giriştiği saldırı ve katliamla bu gücü yok etmeye başladı. Bunun sonucunda Memluk müverrihi İbn-i Şeddad’ın kaydettiğine göre Anadolu’dan Suriye’ye (Gazze’den Antakya ve Diyarbakır’a kadar uzanan saha ile Suriye sahillerinde) 40.000 çadır Türkmen göç ederek Memlûklara sığındı.[130] Bu Türkmenler burada da Boz-ok ve Üç-ok teşkilatlarını yaşattılar. Bozoklar’ın başında ise Afşarları görüyoruz[131].Bunlara Kuzey Suriye Afşarları deniyordu.
Sülü (Sulu) Beğli: Köpekli Avşarı obalarındandır. Halep bölgesinde bulunan cemaat, yalnızca 1526 tahririnde görülüyor. Bu onların başka yerlere gitmiş olduğunu gösteriyor. Bu tarihte 33 haneydi[132].[952] Sülü Beğli cemaati, Adana, Adilcevaz, Aksaray, Alanya, Ankara, Antakya, Antep, Aydın, Aydos–Silistre, Birunabat–İzmir, Bor, Diyarbakır, Dulkadır, Ereğli, Ergani, Halep, Hamit, Haymana ve Çukurcak, İç-El, Kandıra, Karahisar-ı Şarki, Karaman, Kayseri, Kıbrıs, Kırşehir, Kilis, Kocaeli, Konya, Kütahya, Manisa, Maraş, Menemen, Menteşe, Nevşehir, Rakka, Safranbolu, Saruhan, Selinti, Sığla, Simav, Sis, Süleymanlı–Kırşehir, Tarsus, Teke, Tire, Uzeyr, Ünye, Üsküdar ve Yüreğir’de yerleşmiştir.[133]
Şerefli Avşarı: Şerefliler, büyük bir Afşar oymağıdır. Anadolu’nun birçok bölgesinde ve Türkmen toplulukları arasında faaliyette bulunmuşlardır. 1691-92 yılındaki Rakka iskanına tabi tutulan cemaatler arasında Köse Kethüdaya tabi (Köse-Oğlu) Şerefli cemaati de bulunuyordu[134] Şerefli cemaati Adana’nın Misis, Afyon’un Çöl Abat, Çürüksu, Geyikler, Danişmentli ve Dazkırı, Aksaray, Ankara’nın Haymana ve Koçhisar, Aydın, Balıkesir’in Susurluk, Bayburt, Boz-Ok, Diyarbakır, Dulkadır, Halep, Humus, İzmir’in Ayasuluğ, Karaman, Kayseri, Kırklareli’nin Pınarhisar, Kırşehir, Konya’nın Akşehir ve Beyşehir, Kütahya’nın Soma, Maraş, Nevşehir’in Arapsun ve Ürgüp, Niğde, Rakka, Sivas ve Yeni-İl bölgelerinde yerleşmiştir.[135] Belgelerde Şereflilerin bir bölümü Şerefli Türkmen Kürdü diye anılmaktadır.
Taş-Oğlu / Taşlı-Uşağı: Recepli Avşarının bir kolu. Taşlı adlı bir cemaat 16. yy’ın ilk yarısında Sis yöresinde görülüyor ve Eğlenoğlu taifesine mensup bulunuyordu. Çavuş Cafer’in timarında olan cemaat Dulkadır Sancağında Taşlıca mezrasında ziraat yapıyordu.[136] Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesi Taşlıoğlu köyü bu obadandır. Talas’ta da Taşlı-Oğlu sülalesi bulunmaktadır. Ayrıca Tunceli’nin Ovacık ilçesinde de Taşoğlu adlı bir köy vardır. Taş-Oğlu cemaati Rakka, Karaman, Kırşehir, Sis, Kayseri, Kars-ı Maraş, Kadirli ve Zamantı’da yerleşmiştir. Taşlı adıyla kayıtlı bulunan kısım ise Maraş, Adana, Sis, Rakka, Dulkadır, Edirne, Gümülcine, Yüreğir, Kütahya’da Dağardı ve Yeni-İl’de gözüküyor[137].
Tecirli Avşarı: Rakka ve Adana bölgesinde yerleşmiş[138] olan bir Afşar obası. Dulkadırlı Türkmenlerinden olan Tecirliler, Boz-Ulus’un Orta Anadolu’ya göçmesiyle onların arasına karışmış ve Keskin’de yerleşmiştir. İskândan kaçan bazı bölükleri ise Çıldır ve Erzurum taraflarına kaçtılar.[139]Tecirli Avşarı, 1707 yılında İmam-Kulu Avşarı ile birlikte Ceyhan nehri boyunca uzanan Haremeyn vakfı toprakları reayası olup, izinsiz burada oturuyorlar ve eşkıyalık yapıyorlardı. Bu yüzden eski yerleştikleri yer olan Maraş’ın Güvercinlik mevkiine iskânları için ferman çıkarıldı[140]. Bunlar arasında eşkıyadan olup Kayseri, Maraş, Zamantı ve Çukurova’da kışlayan Tecirli Avşarı Torunları da bulunuyordu.[141]
Terkeşli-Oğlu: Torun Avşarındandır. Bu oba belgelerde Tirkeşin/Tirkesin-li, Türkeşin-li ve Türkeş-Oğulları şeklinde geçiyor. Bunlardan Tirkesinliler Zamantı’da, Türkeşinliler Ilıca-i Bergama’da, Türkeş-Oğulları ise Boz-Ok ve Sivas’ta yerleşmiş gözüküyor.[142] Maraş’ta Zeytun nahiyesinin Anabat köyü ile Almalıdibek mezrası bu oba tarafından iskân olmuştur.[143] Van’ın Gevaş ilçesine bağlı bir köy Tirkeşin, Çorum Sungurlu ilçesinde bir köy de Tirkeş adını taşır. Bu husus onların bu bölgelerde de yerleştiklerini gösteriyor.
Torun Avşarı: Güneydoğu Anadolu’da bulunan Musacalı aşiretine bağlıydı. Kayseri yöresindeki geleneğe göre Avşarların en yiğit boyu kabul edilir. 1703 yılından itibaren diğer Recepli Avşarı obalarıyla birlikte Belih nehri boyları ve Rakka’ya iskân edilen bir Tohmadanan cemaati bulunuyor. Bu cemaat Torunluk iddia ediyordu. Bunların Torun obasıyla nasıl bir ilgisi var bilemiyoruz. Cemaatten bazı gruplar diğer Recepli obalarıyla beraber iskândan kaçıp etrafa dağılarak Kars ve Çıldır taraflarına gitmişti.[144]. Torun Avşarı belgelere göre Antep, Kilis, Maraş, Mut, Aksaray, Kırşehir, Kayseri, Konya, K. Sahip, Selmanlı – Boz-Ok, Danişment, Rakka, Karaman, Sis, Yeni-İl, Kadirli ve Zamantı’da iskân olmuştur[145].
Tur Ali (Durali) Hacılı: Sis Avşarlarındandır.[146] Cemaatin bazı kollarına Maraş civarında da rastlanıyor.1579 tarihli Türkmen Sancak beyinin Trablus sancak beyine yardım etmesi için gönderilen bir hükümde Tur Ali Hacılı’nın adı geçmektedir.[147] Cemaat, bulunduğu bölgeden yayılarak Niğde, Maraş, Dulkadır, Antalya, Ordu ve Söğüt’te yerleşmiş gözükmektedir. Ayrıca cemaatten bazı bölüklerin Balkanlara gönderilerek Yanya’nın Girenebe ve Köstendil’in Toyran (Toyran adında Sis Avşarlarının bir obası var) kazalarında da iskân edildiği anlaşılıyor.[148]
Uzun İsa Oğlu: Sis Avşarı obalarındandır. Çelebi Kilise mezrasında ziraat yapıyordu.[149]Uzun İsalılar Adana ve Sis’ten dağılarak Boz-Ok, Maraş, Karahisar-ı Şarki ve Ordu civarında da yerleşmiştir.[150]
Yahşi-Hanlu: Sis Avşarı obalarındandır.[151].Yahşi-Hanlılardan bazı gruplar dağılarak başka yerlere göç etmiştir. Bunlardan Maraş bölgesine gelenler, Elbistan’ın Hurman nahiyesine bağlı Esirgin ve Ayıviranı mezralarında iskân olmuşlardı[152].
Zekeriyyalı: Sis Avşarı obalarındandır.[153] Zekeriyalıların, bazı Sis Avşarı obalarıyla beraber Karaman Eyaletine gittiğini görüyoruz. Nitekim aynı asırda burada bulunan Atçeken oymakları arasında bir Zekeriyalı cemaati (Eskil kazasında) bulunmaktadır.[154] Zekeriyalılardan bazı bölükler ise bu tarihlerde Maraş’ta görülüyor ve Aladinek nahiyesinin Yalangoz ve Dağdancık köyleri ile Nurhak nahiyesinin Norşunhanı köyünde yaşıyorlardı.[155] Zekeriyalılar bulundukları bölgeden yayılarak Alanya, Anamur, Ayasuluğ, Aydın, Belviran ve Eskil, Dulkadır, Düşenbe, Gökçeli – Tarsus, Halep, Hamit, İç-El, Karahisar-ı Şarki, Konya, Kütahya civarında Soğanlı Köyü, Manavgat, Maraş, Ordu, Saruhan, Selinti, Simav, Tarsus, Teke ve Yeni-İl’de de iskân olmuşlardır.[156]
[1]Halaçoğlu, Yusuf “Tahrir Defterlerine Göre 16. Yy’ın İlk Yarısında Sis Sancağı”, İÜEFTD, Sayı Mart 32, İstanbul 1979, s.837
[2]Altınay A. Refik, Anadolu’da Türk Aşiretleri, Enderun, İstanbul 1989, s.66
[3] Altınay,a.g.e. s.69-70
[4] Halaçoğlu, İskan Siyaseti, s.86
[5] Türkay, s.197
[6] Türkay, s.212, 347
[7] Sümer, Oğuzlar, s.210
[8] Enver Çakar, XVI. Yüzyılda Halep Sancağı, s.187
[9] Türkay, s.214
[10] YınançElibüyük, a.g.e.C.I,1988, s. 347
[11] Altınay, s.121
[12] Orhonlu, a.g.e., s.95. Halaçoğlu, İskan Siyaseti, s.82, 119
[13] Altınay, s.47
[14] Türkay, s.53, 221
[15] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.840-1
[16] Türkay, s.221
[17]Yınanç/Elibüyük,a.g.e.,C I,1988, s.314
[18] Köprülü, Fuad“Avşar”, İA II, İstanbul 1979 s.35
[19] Türkay Cevdet, Osmanlı İmparatorluğu’nda Oymak, Aşiret ve Cemaatler, Tercüman Yayınları, İstanbul 1979s.235
[20] Yınanç/ Elibüyük, a.g.e.,C I, 1988, s.130, 338
[21] Yınanç/ Elibüyük, a.g.e.C. II, s.570
[22] Güzelbey, s.126
[23] Türkay, s.257
[24] Türkay, s.257
[25] Türkay, s.174, 262
[26] Cemal Anadol, Hazar Yükselirken, Kamer Yay., İstanbul, 1992, s.66.
[27] Şerafettin Terim, Kafkas Tarihinde Abhazlar Ve Çerkezlik Mefhumu, İstanbul, 1976, s.98-99
[28] Şamil Cemşidov,’’ Kitab-ı Dede Korkut’’, Ankara 1990, s.51
[29] Ahmet Bey Cevanşir, “Karabağ Hanlığı’nın Tarihi”, TDAD, Sayı 69, Aralık 1990, s.X. Osmanlı Belgelerinde Azerbaycan Hanlıkları, Başb. Arşivleri, İstanbul 1992, s.18. Cemşidov,a.g.e.,1990, s.44, 51
[30] Türkay, s.26, 278-9
[31] Orhonlu engiz,Osmanlı İmparatorluğunda Derbend Teşkilatı, Eren Yayınları, İstanbul 1990, 2. Baskı,s.106
[32] Türkay, s.282
[33] Sümer, Faruk,“Boz-Ulus Hakkında”, DTCFD, Cilt VII, Sayı 1, Ankara Mart 1949, s.54, 58-59
[34] Türkay, s.67, 270-1, 294
[35] Türkay, s.465-6
[36] Türkay, s.760
[37] Tufan Gündüz,a.g.e., s.150
[38] Altınay, a.g.e.,s.212
[39] Türkay,a.g.e. s.26, 72, 299
[40] Kırzıoğlu, “Avşarlu İle Dulkadırlı Türkmanlarının Köroğlu Oymakları”, TK Yıl 6 Sayı 66 Nisan 1968 s.361-62. Sümer, Oguzlar, s.222
[41] Türkay,a.g.e. s.302
[42] Afyoncu,a.g.e., s.12
[43] Çakar, a.g.e., s.187
[44] Türkay, s.27, 317
[45] Türkay, s.333
[46] Sümer, “Boz-Ulus Hakkında”, s.54
[47] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.849
[48] Türkay, s.364
[49]Sümer.,”,Ramazan-oğullarına Dair Bazı Yeni Bilgiler”, TDAD, Sayı 33, Aralık 1984s.1
[50] Sümer, “Avşarlar”, TDAD, Sayı 62, s.123
[51] Kopraman K. Y., Mısır Memlûkleri Tarihi, Kültür Bak., Ankara 1989, s.180
[52] Türkay, s.83, 326, 386
[53] Türkay, s.215, 389-90, 442, 394
[54] Türkay, s.392, 401
[55] Türkay, s.90-1, 407, 417
[56] Varlık M. Çetin, Germiyanoğulları Tarihi (1300-1429), Atatürk Üniversitesi Yayınları,
Ankara,1974 s.8-9. Sümer, Oğuzlar, s.148
[57] Türkay, s.420
[58] Sümer, Oğuzlar, s.213
[59] Türkay,a.g.e. s.420
[60] Yınanç/Elibüyük, a.g.e. 1988, s.249
[61] Erhan Afyoncu, Kayseri Sancağında Yörükler (1483-1584), Kayseri Ve Yöresi Tarih Sempozyumu Bildiriler, KAYTAM II, Kayseri 1998, s.12
[62] Türkay, s.425
[63] Yınanç/ Elibüyük,a.g.e.C.II, s.738, 740
[64] Bütün Yönleriyle Besni, Halit Ertuğrul Bşk. Komisyon, Besni 1987, s.13, 29, 30, 155
[65] Bütün Yönleriyle Besni, s.25-7
[66] Türkay,a.g.e. s.93, 430
[67] Cevdet Türkay, Osmanlı İmp.’Da Oymak, Aşiret, Cemaatlar, Tercümanyayınları, İstanbul 1979, s.179, 431
[68] Refet Yınanç, Dulkadır Beyliği, s.8
[69] F.Sümer, Oğuzlar, s. 221
[70] Faruk Sümer, Oğuzlar, s.212
[71] Yınanç/Elibüyük, a.g.e.C II, 1988, s.533
[72] Yınanç Elibüyük,a.g.e.,C.II s.534
[73] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.853
[74] Türkay, a.g.e.,s.326, 438-9
[75] Yusuf Halaçoğlu, “Bagras” TDVİA IV, İstanbul 1991, s.450
[76] Türkay, a.g.e.s.99, 471
[77] Şehabettin Tekindağ, “Karamanlılar”, İslam Ans. C.VI, İstanbul 1988, s.317
[78] Abdulhaluk, Çay, Her Yönüyle Kürt Dosyası, Turan Kültür Vakfı, İstanbul 1994s.91
[79] Türkay,a.g.e. s.480-1
[80] C. Cahit Güzelbey,Bir Göç Hikayesi Ve Gaziantep Şeri Mahkeme Sicilleri, TDAD, Sayı 35, Nisan 1985, s.126
[81] Altınay, a.g.e.s.84, 93, 101, 118, 180
[82] Yınanç/Elibüyük, a..e.,C.I,1988, s.291
[83] Faruk Sümer, Oğuzlar, s.211
[84] Türkay, s.103, 209, 502
[85] Yınanç/ Elibüyük,a.g.e.C.I,1988, s.168, 259-61
[86] Türkay,a.g.e. s.518
[87] Türkay, a.g.e.s.100
[88] Sümer, “Çukurova…”, s.84-5.; Ma’ruzat, Haz. Y. Halaçoğlu, İstanbul 1980, s.119.; Altınay,a.g.e. s.162-63
[89] Türkay, s.110, 538
[90] Mehmet Eröz,“Ege Bölgesinde Yer (Köy-Şehir) Adları”,Reşit Rahmeti Arat İçin,TKAE, Ankara 1966, s.184
[91] Sümer, “Boz-Ulus Hakkında”, s.54
[92] Türkay,a.g.e. s.112
[93] Sümer, “Ramazan Oğullarına Dair…”, s.1
[94] Sümer, “Avşarlar”, TDAD, Sayı 62, s.123
[95] Kopraman, a.g.e.,1989, s.180
[96] Yınanç/ Elibüyük,a.g.e., C.I, s.221, 756, 777
[97] Sümer, “Ramazan Oğullarına Dair…”, s.1
[98] Sümer, a.g.e., s.209. Ebu Bekr-İ Tihrani, Kitab-ı Diyarbekriyye (Çev. Mürsel Öztürk), Ankara 2001, Kült. Bak., s.167
[99] Türkay, a.g.e.s.556-57
[100] Enver Çakar, a.g.e., s.188
[101] Türkay, a.g.e.s.567
[102] Yınanç/ Elibüyük,a.g.e.C. II, 1988, s.510
[103]H.B.Karadeniz,Atçeken Oymakları, Yayınlanmamış Doktora Tezi, E.Ü.s.B.E., Kayseri 1995, s.240
[104] Halaçoğlu, İskan Siyaseti, s.83
[105] Altınay,a.g.e. s.173-76. Orhonlu, a.g.e. s.111. Halaçoğlu, İskan Siyaseti, s.56
[106] Orhonlu, a.g.e., s.117
[107] Türkay, a.g.e.s.60
[108] Enver Çakar, a.g.e., s.192
[109] Enver Çakar,a.g.e., s.190
[110] Türkay,a.g.e. s.237, 239, 626. Halaçoğlu, a.g.e., s.86
[111] Yınanç/Elibüyük, a.g.e.C.I,1988, s.302
[112] Türkay,a.g.e. s.258
[113] Sümer,a.g.e. , s.1
[114] Yınanç/Elibüyük,a.g.e.C. I,1988, s.63
[115] Halaçoğlu,a.g.e., s.118
[116] Orhonlu, Aşiretlerin İskanı, s.95, 109
[117] Halaçoğlu, a.g.e. s.120-21
[118] Türkay, a.g.e.,s.138-9, 180, 632-3
[119] Yınanç Elibüyük, a.g.e.,C.II, 1988, s.688
[120] Altınay, a.g.e.,s.66, 103-4
[121] Yınanç/ Elibüyük, a.g.e.C. I1,988, s.322-23
[122] Halaçoğlu, a.g.e., s.86
[123] Türkay, s.328, 397, 644, 667-68, 686-7, 756
[124] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.862-3
[125] Türkay, s.361, 653
[126] Yınanç/Elibüyük, a.g.e.,C. I, Ankara 1988, s.89
[127] Halaçoğlu,a.g.e., s.55
[128] Türkay,a.g.e. s.654
[129] Türkay, a.g.e.s.665, 670
[130] Sümer, “Ramazan Oğullarına Dair…”, s.1
[131] Sümer, “Avşarlar”, TDAD,S.62, s.123
[132] Enver Çakar,a.g.e. s.188
[133] Türkay, s.688, 701
[134] Orhonlu, Aşiretlerin İskanı, s.67
[135] Türkay,a.g.e. s.153, 265, 562, 697-98, 757
[136] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.866
[137] Türkay, s.713-4
[138] Türkay, s.717
[139] Gündüz, a.g.e., s.101
[140] Orhonlu,a.g.e., s.79-80
[141] Halaçoğlu, İskan Siyaseti, s.118. Orhonlu,a.g.e., s.62
[142] Türkay, a.g.e.s.724, 743
[143] Yınanç/Elibüyük,a.g.e.C.I,1988, s.300
[144] Halaçoğlu, İskan Siyaseti, s.55
[145] Türkay, s.40, 161, 562, 733
[146] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.867
[147] Altınay,a.g.e. s.42
[148] Ali Sinan Bilgili ,Tarsus Sancağı ve Tarsus Türkmenleri, Kültür Bakanlığı, Ankara 2001 s.262
[149] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.867-8
[150] Türkay, s.752
[151] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.868
[152] Yınanç/Elibüyük,a.g.e.C.II,1988, s.656
[153] Halaçoğlu, “16. Yy’ın İlk Yarısında…”, s.870
[154] Karadeniz, Atçeken Oymakları, s.249
[155] Yınanç/Elibüyük,a.g.e.C.I 1988, s.237-38, 591
[156]Türkay, s.168, 328, 786