Teketek Haber

MİSAK-I MİLLİNİN MARAŞ HATTI SAVUNMASINDA SAVAŞ VE KADIN ÜZERİNE BİR İNCELEME

MİSAK-I MİLLİNİN MARAŞ HATTI SAVUNMASINDA SAVAŞ VE KADIN ÜZERİNE BİR İNCELEME
01 Şubat 2018 - 23:21

Yrd. Doç. Dr. Olcay ÖZKAYA DUMAN[1]

  I.Dünya Savaşının bitimiyle söz konusu savaşı Osmanlı Devleti adına bitiren 30 Ekim 1918 tarihli Mondros Mütarekesi imzalanmıştır. Ateşkesin ardından neredeyse Anadolu’nun birçok yerinde başlayan işgaller yurt genelinde öncelikle bölgesel daha sonra ise milli ölçekte bir direnişi zorunlu kılmıştır. Bu teşkilatlanma genel anlamda yaşamın her alanında gönüllü bir katılımla milleti bir arada tutmuştur. Kimi bileği, kimi sesi, sözü kimi aklı ve liderliği kimi ise kalemiyle milli savunma hareketine ortak olmuştur. Milli Mücadele sürecinde halk genel olarak Cephe’de ve cephe gerisinde olduğu gibi kimi zaman bir gazete sütununda ya da şehir meydanlarında sadece eli ve bileğiyle değil fikirleri ve güçlü kalemleriyle de mücadele vermiştir.

“Dünyada hiç bir milletin kadını “Ben Anadolu Kadınından fazla çalıştım. Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu Kadını kadar emek verdim,” diyemez!” şekliyle Mustafa Kemal’in de vurguladığı gibi Anadolu kadını bu mücadelenin öncüsü ve taşıyıcısı olmakla tarihte önemli bir yer kazanmıştır. Milli Mücadelenin tüm cephelerinde olduğu gibi Güney Cephesinde de Maraş buna önemli bir örnek olarak gösterilmektedir. Zira adını Kahraman şekliyle kuvvetlendirmede başarılı olan Maraş’ta bu mücadelede vatanın tüm ferdine özellikle Kadına önemli bir yer verilmelidir. Bu bakımdan söz konusu çalışma Maraş savunmasında Anadolu Kadınının Savaşın tüm gereklilikleri çerçevesinde ortaya koyduğu katkıyı gözler önüne sermeyi amaçlamaktadır.

Milli Mücadele dönemiyle ilgili ortaya konulabilecek pek çok değerlendirmeden biri oluşum süreci her nasıl olursa olsun pek çok siyasal teşkilatlanma ve faaliyette erkeklerin kadınlara oranla daha faal bir rol üstlendikleridir. Fakat milli mücadelenin milli bir halk hareketi olduğu ve bu şekilde başarıya ulaştığı göz önünde bulundurulursa bu aşamada kadınların oynadığı rolü ortaya koymak bir gerekliliktir. Bu yaklaşımla çalışmamızın anakronik çizgisi olan Maraş mücadelesinde bu şekilde farklı birçok açıdan katkı sağlayan ulusal ve yerel ölçekte kadınlar hakkında açıklayıcı bilgileri ortaya koymak konunun her yönüyle genel anlamda anlaşılması açısından fayda sağlayacaktır. Bu gereklilik çalışmanın esas problematiği olup, çalışma Anadolu’da Maraş hattı konusunda kadın faaliyetlerinin neler olduğu ve bu çabaların bir milli mücadelenin içerisinde nasıl bir etkiye sahip olduğu ayrıca kadının söz konusu vatan savunmasının yürütücü güçleri arasında hangi açılardan önemli bir yer edindiği yönündeki bulguların değerlendirilmesini amaçlamaktadır. Yanı sıra savaşların çoğu zaman vicdanını dengeleyen ve yansıtan kadınların Maraş savunmasındaki durumunun, daha çok siyasal yönüyle ele alınan ve daha önce pek çok yönüyle çalışılmış olan konuya farklı olarak insani bir boyut ve katkı sağlayacağı kanısındayız. Bir tarihi dönemin, Türk ulusuna mal olmuş milli bir Savaşın kadın üzerinden nasıl okunabileceği ve ne şekilde yorumlanabileceği esas hareket noktamız olmuştur.

[1] Mustafa Kemal Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, Öğretim Üyesi.