Site icon Teketek Haber

SAĞLIKTA BİR DEVRİME İMZA ATTIK

Sağlık Bakanı Koca, “618 olan ambulans sayısını 4910’a çıkarmış̧ durumdayız. Acil istasyonu sayımız 481 iken bugün 2735’e ulaşmıştır. Kentlerde vakalara ulaşma hızımız ise 10 dakikadır.” dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölge Ofisi tarafından organize edilen “Avrupa Halk Sağlığı Acil Durumlarına Hazırlıklılık ve Yanıt Bölgesel Eylem Planı Bakanlar Toplantısı”nın açılışında yaptığı konuşmada, afetler ve insani acil durumların, küresel sağlık gündeminde çok önemli bir yeri işgal ettiğini, her bölgenin koşullarına göre farklılık göstermekle birlikte, tüm dünyanın bu gibi risklerle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Salgın hastalıklar, doğal afetler ve siyasi çekişmelere bağlı nüfus hareketlerinin insan sağlığını tehdit etmeye devam ettiğini vurgulayan Koca, tüm bu sorunların çözümünün kolay olmadığını, insani refleksle şekillenmiş̧ uluslararası iş birliği, dayanışma ve güçlü kurumsal yapıların gerektiğini, bunun için en başta politika yapıcılara önemli sorumluluklar düştüğünü aktardı.

Sağlık sorunlarının çözümünde, uluslararası iş birliği ve dayanışmadan daha önce ihtiyaç olan unsurların bulunduğunu ifade eden Koca, bunların, politik kararlılık, gerçekçi politikalar, iyi yönetişim ve güçlü insan kaynağına dayalı güçlü sağlık sistemleri olduğunu kaydetti.

Beklenmedik tehditlere karşı hazırlıklı olunması gerektiğine dikkati çeken Bakan Koca, “Bu tehditlere yanıt verme kapasitemizi güçlendirmek ve sağlık sistemimizi hazır hale getirmek için bizlere önemli görevler düşmektedir.” dedi.

“Güçlü bir DSÖ’ye tüm dünyanın ihtiyacı vardır”

Sağlık acil durumlarının yalnızca ulusal bir sorun olarak görmenin mümkün olmadığını ifade eden Koca, sözlerine şöyle devam etti:

“Sağlık tehditlerinin sınır aşan niteliği, insani ve vicdani sorumluluklarımız sağlık acillerini küresel bir sorunu haline getirmekte ve uluslararası iş birliğini zorunlu kılmaktadır. İşte bu iş birliğinin merkezinde olup hepimizin ortak değeri olan yapı ise DSÖ’dür. Güçlü bir DSÖ’ye tüm dünyanın ihtiyacı vardır. Özellikle sağlık acil durumlarına hazırlıklı olma ve yanıt verme konusundaki destek rolü ise tartışmasızdır.

Bu çerçevede özellikle Ebola krizinden çıkartılan dersler sonrasında, DSÖ tarafından atılan adımları çok kıymetli buluyorum. Sağlık acil durumları reform sürecinin başlatılmasını, ihtiyat fonu oluşturulmasını, küresel ve bölgesel eylem planlarının hazırlanmasını çok önemli adımlar olarak değerlendiriyorum.”

DSÖ Genel Direktörü tarafından 13. Genel Çalışma Programı kapsamında ilan edilen “Sağlık acil durumlarından etkilenen 1 milyar insana ulaşma” hedefinini desteklediğini belirten Koca, “Ancak şunun da altını çizmek isterim. Hedefler koymak, stratejiler oluşturmak önemlidir. Daha önemli olan ise koyulan hedeflere ne zaman ve nasıl ulaşılacağıdır. Bu nedenle daha önce kabul etmiş̧ olduğumuz DSÖ Avrupa Bölgesi Sağlık Acil Durumlarına Hazırlıklılık ve Yanıt Eylem Planı’nı hayata geçirecek yol haritasının hazırlanması büyük önem taşımaktadır.” dedi.

“Sağlıkta bir devrime imza attık”

Türkiye’de 2002 yılından bu yana tüm dünyanın takdir ettiği ve yakından takip ettiği başarılı bir sağlık sistemi reformunu yürüttüklerini dile getiren Koca, şunları kaydetti:

“Temel sağlık göstergeleri başta olmak üzere, sağlık hizmetlerine erişim, kapsayıcılık, birinci basamak sağlık hizmetleri, aile hekimliği gibi birçok alanda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde çok önemli başarılar elde ettik. Sağlıkta bir devrime imza attık.Yeni dönemde ise sunmuş̧ olduğumuz hizmetlerin altyapısını ve klinik kalitesini geliştirmeyi hedeflemekteyiz. Bu kapsamda, kamu-özel ortaklığı ile Türkiye’de büyük ölçekli modern şehir hastaneleri inşa ediyoruz.

Bu reform sürecimizin en önemli sacayaklarından biri de sağlık acil durumlarına hazırlık ve yanıt konusunda attığımız başarılı adımlar, yaptığımız yatırımlar olmuştur. Türkiye gibi nüfus ve yüzölçümü açısından büyük bir ülkenin her bir metrekaresini ulaşılabilir hale getirdik. Her bir vatandaşımızın sağlık hizmetine erişimini sağladık.

Yaptığımız çalışmalarla 618 olan ambulans sayısını bugün 4910’a çıkarmış̧ durumdayız. Acil istasyonu sayımız 481 iken bugün 2735’e ulaşmıştır. 2018 yılında acil sağlık hizmetleri kapsamında ulaştığımız vaka sayısı 5 milyonun üzerindedir. Kentlerde vakalara ulaşma hızımız ise 10 dakikadır.”

Bakan Koca, 11 bin gönüllü sağlık personelinden oluşan dünyanın en büyük medikal arama kurtarma ekibini kurduklarını, dünyanın her yerindeki sağlık acil durumlarına müdahale etme kapasitesine sahip olmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

“2 bin 185 akut halk sağlığı olayına anında müdahale ettik”

Türkiye’de ani gelişen halk sağlığı tehditlerine karşı “Erken Uyarı ve Cevap Merkezini” kurduklarını ve aktif olarak işlettiklerini anlatan Koca, “Biyolojik, kimyasal, radyolojik ve sebebi bilinmeyen halk sağlığı tehditlerine karşı; Erken Uyarı sistemimiz devrededir. Bu sistemle sahayı sürekli takip ediyoruz, gelen ihbarları ve riskleri değerlendiriyoruz, ülke çapında konulan teşhisleri elektronik ortamda izliyor ve doğrudan müdahalede bulunuyoruz. Bugüne kadar Bulaşıcı Hastalıklarla Mücadele Erken Uyarı Sistemiyle 2018 yılında 2 bin 185 akut halk sağlığı olayına anında müdahale ettik. Bu sistemle olası bir salgını cadde, sokak seviyesinde tespit edebilecek kapasiteye ulaştık.” dedi.

Bu adımları atarken DSÖ’nün “kimseyi geride bırakma” ilkesinin en güçlü uygulayıcısı olduklarını dile getiren Koca şu ifadeleri kullandı:”İnsani ve vicdani diplomasi anlayışımızın göstergesi olarak bugün ülkemiz, insani yardım yapan ülkeler sıralamasında 8 milyar dolar ile en üst noktada bulunmaktadır. Bu yardımların içerisinde ise sağlık harcamaları en önemli kalemlerden birisini oluşturmaktadır. Kendi vatandaşlarımıza sunmuş olduğumuz sağlık hizmetlerini ülkemizde ağırladığımız 4 milyondan fazla Suriyeliye de ücretsiz ve aynı kalitede sunuyoruz.

Bugüne kadar Suriyeli misafirlerimiz için yaklaşık 50 milyon muayene, 1 milyon ameliyat ve 2 milyondan fazla yatarak tedavi gerçekleştirdik. 5 milyonun üzerinde çocuğa aşılama yaptık. Bu çalışmalarımız tüm dünya ve DSÖ tarafından birçok kere takdir edilmiştir. Trajik bir durumun iyi yönetimine dair başarı hikayesi olarak nitelendirilmiştir.”

 

This website uses cookies.

This website uses cookies.

Exit mobile version