Site icon Teketek Haber

SELÇUKLU SULTANI I. MESUD VE II. KILIÇARSLAN DÖNEMİNDE MARAŞ

Prof. Dr. Mustafa DEMİRCİ

Selçuklular döneminde Maraş, askeri ve siyasi öneminin yanı sıra ticari açıdan da önemliydi.  Maraş sınırından veya yakınından 4 önemli kervan yolu geçmekteydi. Birincisi: Kayseri-Sarız-Göksun-Maraş-Haleb İkincisi: Kayseri-Elbistan-Malatya Üçüncüsü: Kayseri-Sarız veya Karakilise-Hurman-Elbistan-Akçaderbend-Göynük-Dülük-Haleb. Dördüncüsü: Ayas-Misis-Andırın-Geben üzerinden Orta Anadolu ve Doğu Anadolu’ya açılan yollardır. Ayrıca HAleb-Akçaderbend-Elbistan-Zibatra (Doğanşehir) üzerinden Malatya’ya giden bir yol daha vardı.[1] Bunlaradan iki kervan yolu diğerlerine göre daha önemliydi. Bunlardan biri Haleb-Antep-Pazarcık-Akçaderbend-Elbistan üzerinden Kayseri ve Sivas’a, diğeri de Halep-Antep-Maraş-Göksun üzerinden Anadolu’ya çıkıyordu. Dolayısıyla burayı kontrol altında tutmak, ticaret yollarının kontrolünü de elinde tutmak demekti. Bundan dolayı incelediğïmiz dönemde Maraş ve Elbistan bölgesi Doğu’da Artuklular,`Kuzeyde Danişmendliler, Güñeyde Haçlılar, Zengiler ve Eyyübiler, Güney Batıda Batıda ise Sis Ermeni krallığının tam ortasında yer alıyordu. Bölgeye Selçuklular Kayseri üzerinden sarkarak hakim olmaya ve nüfuz kurmaya çalışıyordu. Çünkü Selçuklular açısından bu bölge, o günün jeopolitiği açısından hem ticaret yollarının kavşağında yer alması sebebiyle, ticreti kontrol ediyordu, hem de doğuya ve güneye açılan stratejik bir önemdeydi. Bu özelliğinden dolayı Selçuklular iç Anadoluya hapsolmamak ve kadim medeniyet coğrfyasına ulaşmak için yukarıdaki saydığımız devletler ile savaşı göze alma bedeline rağmen bölgeden vaz geçmemişlerdir.

[1] İlyas Gökhan, Başlangıçtan Kurtuluş Harbine Kadar Maraş Tarihi, Kahramanmaraş 2011, s. 107.

This website uses cookies.

This website uses cookies.

Exit mobile version