Yalçın Özalp’ın Tesbiti
Maraş milli mücadelesini tarafsız bir bakış ve kronolojik bir sıralama ile ilk kez kaleme alan ve tüm çalışmalarını Maraş üzerine yoğunlaştıran Yalçın Özalp ise bu tartışmalı konuyu bir gazinin dilinden aktarır. Gazinin anlattıkları kısa ve öz. Şöyle diyor:
“… Osmaniye’den gelenlerin de bazıları camii de idi. Ben de ikinci safta vaiz kürsüsünün önünde bulunuyordum. Ezan okundu, sünnet kılındı, hatip minbere çıktı. Đkinci ezan okundu, hatip hutbeye başladı. “Elhamdülillah!” der demez dışarıdan bir gürültü koptu. Şerbekçioğlu Mehmet “Sancağı çıkarın!” diye bağırırken gürültü içeriye geçti. (Bayraksız namaz kılınmaz) sesleri duyuldu. Cemaat camiyi boşaltmaya başladı. Bu esnâda mimberdeki tarihi sancak omuzlanarak götürülürken, Muhaciroğlu Murat’ın “-Allah’ını seven sancağın altına geçsin!” diye bağırması üzerine “-Bu sancağın altında yedi adım yürüyen cennete herkezden yetmiş yıl evvel girermiş” diye düşünen halk akın akın Kale’ye doğru akarken, Fransız altınına tamahan Fransız uşaklığını kabul etmiş olan Teğmen Kenan’ın çatlak sesi ile, “…Ben iki hafta evvel Đstanbul’da idim. Orada hükümet de yok, bayrak da..” diye bağırması üzerine bu satılmışı, ahâli nefretle süzerek cevap bile vermeden yoluna devam etti. Tevhitler, tahmidler arasında kaleye çıkan kalabalık içinden ilerliyen Zalhocaoğlu Osman, yere atılmış olan Türk bayrağını hürmetle öpüp başına koyduktan sonra yerine çekti. Cuma namazı toplu halde bayrağın gölgesinde eda edildi. Bayrağı selamlamak için atılan birkaç el silahtan bir Ermeni maması yaralandı. Kalede bulunan Fransız hizmetindeki jandarmalar kaçtılar.”