POYD Bodrum Temsilcisi ve Bodrium Hotel & SPA Genel Müdürü Yiğit Girgin, yaşanan ekonomik dalgalanmalar nedeniyle iç pazarda alım gücünün düştüğünü ve fiyatlardaki döviz bazlı artışın, dış pazarı da olumsuz etkilediğini söyledi.
Ramazan Bayramı’nın seçimin gölgesinde geçtiğini, fakat Bodrum’da turizm açısından yine de hareketli günler yaşadıklarını belirten Girgin, bölgedeki asıl yoğunluğu 15 Haziran’dan sonra beklediklerini dile getirdi.
Bodrum’a yabancı turist ilgisinin sürdüğünü kaydeden Yiğit Girgin, “Şeker Bayramı döneminde Bodrum geneli ve turizm sektöründe bir hareketlilik yaşandı. Bayram, bereketiyle geldi. Yine de seçimler ve ekonomi nedeniyle beklediğimiz oranda bir doluluk yaşanmadı. Bayramda odalar dönemsel olarak uygun fiyatlarla satıldı. Sezonda ise fiyat sabitlenmesinin kalktığını söylemek mümkün. Çünkü ekonomik belirsizliklerden dolayı sezon içinde ani artışlar yaşanabilir. İç pazarda alım gücü düştü. Maliyetler turizm sektörü için çok yükseldi. Dövizle çalışan ve dövizle satın almalar yapan bir sektörüz. Artan maliyetlerden dolayı döviz bazlı artışları yabancı turistlere de yansıtıyoruz. Bu nedenle yurtdışına göre bazı noktalarda daha pahalı kalmaya başladık. Bu tehlikeli bir durum. Artan maliyetler nedeniyle, Dubai gibi yükselen turizme sahip Arap ülkelerinden daha yüksek fiyatlı politikası izleyince ülkemize olan talebin de azaldığını görüyoruz” diye konuştu.
FİYAT GÜNCELLEMELERİ SÜREKLİLİK KAZANDI
Sektörün artan girdi maliyetleri nedeniyle fiyatlarını sürekli olarak güncellemek durumunda kaldığına dikkat çeken Girgin, şu bilgileri verdi: “Enerji, su, doğalgaz, hammadde, personel maliyetleri ve diğer temel kalemlerdeki giderlerimiz her ay artıyor. Her ne kadar döviz artışı bizim için karlı olarak düşünülse de aslında dövize bağlı birçok gidere sahibiz. İşletmelerin ayakta kalmasını sağlayan unsur insanların geçim gücüdür. Girdi maliyetleri artarken insanların cebine giren paranın da artması gerek. İnsanların geliri artmadığında bunu dengeye oturtabilmek mümkün değil. Şu anda TL maliyetleri, döviz bazlı artarken, gelirler ise sabit kalıyor. Güçlü bir Türk ekonomisi istememize rağmen, kurun sabit durma baskısı şu aşamada turizm sektörü için iyi değil. Herkesin belirttiği gibi dövizin artık reel piyasalarda 25 TL ve üzeri olması gerekli”
DÖVİZ BAZLI ARTIŞ, DIŞ TALEBİ DÜŞÜRÜYOR
Türk turizminde fiyatlardaki döviz bazlı artışı yurtdışı talebin de azalmasına neden olduğunu anlatan Yiğit Girgin sözlerine şöyle devam etti: “Yüksek maliyet nedeniyle turistlerin farklı alternatiflere yönelmesi mümkün. İlerleyen süreçte doğru dengeler sağlanmazsa talep düşüklüğünden dolayı uçaklar rota değiştirebilirler. Yunan adaları, İspanya, Akdeniz çanağındaki sıcak bölgeler tercih edilebilir.
Körfez ülkeleri, Dubai ve Mısır, tüm yurtdışı fuarlarda çok ciddi tanıtım yapıyor. Döviz bazlı artışlardan ve maliyetlerden dolayı beraber Türkiye’nin rekabet gücü turizmde durağanlaştı. Seçimin turizmin gidişatını Haziran başına kadar etkileyeceği belliydi. Seçimin ikinci tura uzaması, belirsizliğin artması ve ekonomik durağanlığın kendini göstermesi nedeniyle Haziranın ilk yarısı da sakin geçecekmiş gibi duruyor. Yurt dışında yaşan insanların da ekonomik durumları önemli. Rus halkının ekonomik gücü düşerken Türkiye’nin fiyatlarının yükselmesi, Rus pazarında daralmaya neden olabilir. Sonuçta orada da süren bir savaş var. Şu anki paket satışlarının durağan seyrettiği görülüyor. Tatil yapmak isteyen yerli turistler ise yüksek sezon ortasında tatillerinin tümünü yapacaklarına tatillerini ikiye bölebilirler. Yaz başında veya sarı yaz dediğimiz Eylül ve sonrasında daha uygun fiyatlara tatil yapabilirler”