Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türkiye Gazetesi Yazı İşleri Toplantısı’na katıldı. Toplantıda önemli açıklamalarda bulunan Cumhur ittifakının Türkiye’nin güvenliği, birliği ve bütünlüğü çevresinde bir araya geldiğini vurgulayarak, “Yurt dışına asker gönderilmesi ile ilgili tezkere mecliste gündeme geldiğinde mecliste nasıl bir davranış gösterecek muhalefet. Nasıl yapacağız askeri Afrin’den geri mi çekeceğiz? Kandil’de operasyon yapmayacak mıyız? Türkiye’nin iç güvenliği Türkiye’nin dışından başlıyor. Afrin operasyonundan sonra PKK’nın eylem yapma gücü kırıldı. Bugünlerde yürütülen Kandil operasyonu, yıllardın başımızın belası. Kandile operasyon yapamayalım mı , bekleyelim mi? Cumhur ittifakı Türkiye’nin güvenliğini, birliğini, bütünlüğünü düşünen partileri oluşturduğu bir ittifaktır” diye konuştu.
“CUMHUR İTTİFAKI DEĞERLER İTTİFAKIDIR, KARŞI İTTİFAK NEFRET İTTİFAKIDIR”
15 Temmuz darbe girişiminden sonra gelişen süreçte Milliyetçi Hareket Partisi ile AK Parti’nin bir araya geldiğini anlatan Özlü, “Türkiye’nin güvenliğinin geleceğinin bir darbe girişimine maruz kalmasından sonra sayın Bahçeli büyük bir sağuyu ile cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine destek olmuştur. Bu bakımdan Cumhur ittifakı değerler ittifakıdır. Karşı ittifak nefret ve öfke ittifakıdır. Öfkeye dayalı bir söylem. ‘Aman Recep Tayyip Erdoğan gitsin de Türkiye ne olursa olsun’ diyen bir ittifaktır. Karış ittifak diyelim Saadet Partisinin ilkeleri ve değerleri ile, CHP ilke ve değerleri arasında nasıl bir ortak zemin vardık ki bunlar bir çatı altında birleşebiliyorlar. Saadet partili bir vatandaşımızı hayat tarzı değerlerini düşünün, diğer bir sütunda CHP’li bir vatandaşımızı ilkeleri değerleri dünya görüşü. Arada hiçbir benzerlik yoktur” şeklinde konuştu.
“DIŞARIDAN FONLANAN KURULUŞLAR, İTTİFAKI OLUŞTURMA KONUSUNDA ÇABALARI OLDUĞUNU BİLİYORUZ”
Millet ittifakını bir araya getiren bir başka gücün olup olmadığının sorulması üzerine bu yönde bazı ipuçlarına işaret eden Özlü, şunları söyledi:
“Dışarıdan fonlanan bir takım düşünce kuruluşlarının bu ‘sıfır baraj’ ittifakını oluşturmak için bir takım girişimler yaptıklarını, toplantı yaptıklarının haberini almıştık. Bunun aslında AK Parti’nin gitmesini, Türkiye’nin içeride ve dışarıda kendi ilkeleri ve değerlerine matuf operasyonlar yürütmesine karşı olan bazı çevrelerin, bu oluşumun içerisinde olabilecekleri yönünde elimizde ciddi bilgiler var. Mesela baraj sorunun çözüm konusunda bakın Saadet Partisi, İYİ Parti ve CHP’ye bakın. Aslında Türkiye’de kendilerine düşünce kuruluşu diyen ama dışarıdan bir takım fonlarla desteklenen yapılar var. Bunların bu ortaklığı oluşturma noktasında ciddi çabaları olduğuna ilişkin bizde bilgiler var”
Millet ittifakının HDP tarafından açıktan olmasa da desteklendiğini vurgulayan Özlü, “Açıktan belki değil ama ciddi paslaşıyorlar. İyi Parti’nin seçimlere girme noktasında sıkıntısı olduğunu hisseden CHP 15 vekili paketleyip gönderdi. Resmi sonuçlar açıklandıktan sonra tekrar geri geldi. Bunu hangi ilke ile, hangi değerle, hangi ahlaki tarafı olabilir. Bize gelen bilgiler mesela her CHP’ye oy veren ailede bir aile mensubunun HDP’nin baraj sorunun aşmak için HDP’ye oy vermesinin istendiği yönünde. 7 Haziran’da bu olmuştu. Bu öyle bir şey ki gerçekten yıkım ittifakı. Yıkmak için her ittifakı deneyen bir ittifak. Bir partiye milletvekili lazım paketleyip gönderiyorsun. Bir partinin barajı aşmasını istiyorsun her aileden bir vatandaş HDP’ye oy versin diyorsun. Geçen 7 Haziran’da CHP Genel Başkan Yardımcılarından birisi açıkça söylemişti. ‘Biz HDP’ye oy verdik’ demişti. Sonra ayrıldı partiden” ifadelerini kullandı.
AK Parti’nin geçtiğimiz 15 yılda alt yapı yatırımlarını gerçekleştirdiğini, yeni dönemde ise bilim, teknoloji ve sanayi konusuna ağırlık vereceğini anlatan Özlü, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ben AK Parti ve CHP seçim beyannamesinde bilim teknoloji sanayiye yapılan atıfları paylaşmak isterim. AK Parti seçim beyannamesinde bilim tanımına 50 atıf var, CHP’de ise 22 atıf var. Bizim beyannamemizde teknolojiye 241 atıf var, CHP beyannamesinde 72 atıf. Bizim seçim beyannamemizde sanayiye 140 atıf var, CHP’de 27 atıf var. Savunma sanayii bizim beyannamemizde 14 atıf var. CHP’de hiç atıf yok. Herhalde savunma sanayii ile ilgili hiçbir düşünceleri yok. Havacılık ve uzay konusunda bizim beyannamemizde 33 atıf var, CHP’de sıfır. Yine kodlama konusunda bizim beyannamemizde 5 yerde atıf var, CHP’de sıfır. Muharrem bey dersine çalışmıyor. Nasıl öğretmen olmuş bilmiyorum ama dersine çalışmıyor. Tüm söylemleri yüzeysel kahve muhabbeti”
Bakan Özlü, kamuoyunda çok merak edilen yeri otomobilin maliyetinin 70’inin elektronik ve yazılımdan oluştuğuna dikkat çekerek, üzerinde akıllı sürüş sistemi olan bir otomobil planladıklarını kaydetti.
“YERLİ OTOMOBİLİN İLK ÖNCE SPOR MODELİNİ GÖRECEĞİZ”
Yeri otomobil ile hedefin sadece yurt içi değil, küresel bir başarı yakalamak olduğunun altını çizen Bakan Özlü, “Küresel pazarlarda tutulan, satılan, rağbet gören bir otomobil tasarlıyoruz, sadece yurt içi için değil. Gerçekleştirdiğimiz teknik ve mali analizde de iç pazarda yüzde 15 civarında bir Pazar payı hedefliyoruz. Biz bütün çalışmamızı bir fizibilite ekibine dayandırarak yapıyoruz. Bu iki fazlı bir proje. Bircin fazında şirketleşme, ortaklık yapısının belirlenmesi, yapacağımız yatırımın tespit edilmesi, yatırımcıların ne kadar bütçe ayıracakları, bunları tasarlanması. Model şöyle piyasada hangi segmentte bir otomobil pazarda yer alabilecekse bunu tasarlayıp süreceğiz. Biz bir otomobil tasarladık bunu satın demiyoruz. Otomobil B ve C segmentinde olacak. Orta, üst sınıfa hitap edecek bir otomobil tasarlıyoruz. 5 modelli bir yapı olacak. İlk önce spor modelini, SUV modelini göreceğiz. SUV modeli özellikle gençlerde ve ailelerde çok rağbet gören bir model” dedi.
“YAPACAĞIMIZ OTOMOBİL AYNI SEGMENTTEKİ EMSALLERİNDEN DAHA UCUZ VE KALİTELİ OLACAK”
Otomobilin üretileceği yer konusunda ise fizibilite etüdü yapılacağını ifade eden Özlü, “Bir otomobil üretimi için en uygun ortamın ulaşabileceği bir yer olacak. Çünkü bizim yapacağımız otomobil aynı segmentteki emsallerinden daha ucuz ve kaliteli olacak. Daha ucuz olması için seçilecek olan yer ve altyapısı da çok önemli. Limanlara yakınlık bir kriter ama tek başına bir kriter değil. Bunu konsorsiyumu oluşturan kuruluşlarla birlikte yapacağız. Burada asla hamasi davranmıyoruz. Otomobil yapmaktan ziyade satmak ön planda. Yüzde 20 teknoloji ise yüzde 80 bunu satmak önemli. Bütün bu projedeki işlemlerimizi hesapla kitapla inceleyerek yapıyoruz. Yer konusu bugünün değil 2019’un konusu” şeklinde konuştu.