Bir kan davası yüzünden vurulan Hacı’ya eşi tarafından söylenen ağıt:
Yiğit gelir kopa kopa
Al kanlara bata bata
Yiğit yatmış can veriyor
Kollarını çırpa çırpa
Talihim yok, bahtım kara
Ağlıyorum yana yana
Gâvur imiş gâvur düşman
İlaha gözün kör ola
Bir incecik yol gidiyor
Gide gide kavuşuyor
Yiğidimi vuran düşman
İlvan ilvan savuşuyor
Kapımızın çift kanadı
Üstüne bülbül tünedi
Gâvur imiş gâvur düşman
Yiğidimi kana buladı
Ben ağlarım için için
Döküldü kalmadı saçım
Yiğidim suçsuz vurulmuş
Ağlarım ben onun için
Ne yokuşun başındayım
Ne genişin taşındayım
Bana dulluk yakışır mı
Daha otuz yaşındayım
Aşağıdan gelen kazlar
Kazlar arkasını gözler
Komşular beni kınaman
Gelin m’olur babasız kızlar
Şu dağların neyisiyim
Mor koyunun kuzusuyum
Felek yüzüme gülmedi
Altı kuzunun anasıyım
Bacısının adı Eşe
Tekerim dayandı taşa
Kurban olurum yiğidim
Emeklerin gitti boşa
Kuşlar gelir öte öte
Kanadını döke döke
Yavrusun gurbete atmış
Benim gibi ana bata
Elbistan’ın yolu taşlı
Ağlarım gözlerim yaşlı
Oğlum sen kalbimi kırma
Zaten yüreğim ataşlı
Diyar diyar dolanırım
Sular gibi bulanırım
Oğlumun hatırı için
Habe takar dilenirim