Andırın’ın Efrağızlı köyünde çocukluk yıllarını geçiren kaynak şahıs, aradan yıllar geçtikten sonra tekrar köyüne gelir. Ancak aradan geçen zaman zarfında çok şeylerin değiştiğini görür. Eskisiyle yeni durumu karşılaştırırken çocukluk anılarını hatırlar ve o duyguyla aşağıdaki ağıdı yakar:
Efirağızlı bilmem ki ne oldu sana
Sararıp solmuşsun bir gazel gibi
Yemyeşildi dağların cennet misali
Dönmüşsün viran yurtlara Efirağızlı
Yüce dağlar başında kuşlar öterdi
Üç pınar birden bulgur gibi kaynardı
Bütün güzel kızlar çimde oynardı
Yalan oldun şimdi sen Efirağızlı
Koca yazılarda neler olmazdı
Senin varlıkların asla solmazdı
Müslümanlık hiç bir zaman sönmezdi
Gidenleri gelen tutmazmış Efirağızlı
Hacılar, hocalar senin ocaktan
Aslımı sorarsan Çıngıloğlu göbekten
Annemin yavrusuyuz iki bebekten
Küsüp de gitmişiz, sana Efirağızlı
Nuri ÇINGIL