Bazıları darbe girişimi öncesinde veya sonrasında yurt dışına kaçan ya da tutuklanan FETÖ’nün sivil ayağının önemli isimlerinin sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımları, hain kalkışmadan, önceden haberdar olduklarını ortaya koydu.
Türk Silahlı Kuvvetleri içine sızmış FETÖ’cü askerler, Türkiye tarihinin en kanlı terör saldırısının gerçekleştirildiği 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi öncesi plan yaparak işgal edilecek kritik alanlar, görevlendirilecek üst düzey sorumlu personel, el konulacak kurumlar gibi hazırlık faaliyetlerini yürütürken örgütün propaganda aygıtını oluşturan FETÖ’cü medya organlarında da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetin devrileceğine yönelik algı operasyonları yapıldı.
FETÖ üyesi askerlerce 15 Temmuz 2016’da gerçekleştirilen ve 250’den fazla insanın şehit olduğu, binlerce vatandaşın yaralandığı darbe girişimi öncesi, terör örgütü üyesi medya mensupları, sosyal medya hesapları ve diğer platformlardan “darbe” ifadesini de kullanarak seçilmiş Cumhurbaşkanı ve hükümete yönelik tehditlere başladı.
Kalkışma öncesinde kullandıkları medya unsurları vasıtasıyla darbe isteklerini dillendirerek girişimin gerçekleşeceğini beyan eden FETÖ’nün sivil algı ekibi, darbe girişimi sırasında da toplumun askerlere karşı koymamasını telkin eden yorumlarda bulunarak hazırlıkları çok önceden yapılmış planın akamete uğramaması için yoğun çaba gösterdi.
Kumpas davaları ile zemin hazırlandı
FETÖ’nün, darbe girişimine giden süreçteki ilk hazırlığı, örgüt mensubu olmayan subayların çeşitli kumpas ve yöntemlerle TSK’dan atılmalarıyla başladı.
“Balyoz soruşturması” adı altında kurulan kumpasla TSK içerisindeki FETÖ/PDY mensubu olmayan subaylar tasfiye edilerek yerlerine FETÖ’cü askerler getirilirken devam eden süreçte ordu içerisindeki kritik öneme sahip mevkilere de örgüt mensupları yerleştirilip 15 Temmuz darbe girişimine zemin hazırlandı.
Sosyal medya kanallarında algı operasyonu için binlerce trol hesabı yöneten FETÖ, sosyal medyadan verdiği provokatif mesajlar ve devlet sırları niteliğindeki bilgileri paylaşmasının yanı sıra darbe girişimi gecesi vatandaşların sokağa çıkmaması ve askerlerin talimatlarına uyması çağrıları yaptı.
FETÖ’nün sosyal medya lejyonerleri
FETÖ elebaşı Gülen’in talimatıyla kurulan ve himmet paralarıyla beslenen bu trol hesapların yöneticileri, kendilerini takipçilerine, ülkücü, sağcı, solcu, Atatürkçü, Kemalist göstererek oluşturdukları imajla darbe girişimi öncesi ve sonrasında siyasi iktidar aleyhine yoğun propaganda faaliyetleri yürüterek adeta darbenin sosyal medya lejyonerleri olarak hareket etti.
Hain darbe girişimi öncesi ve gecesi, örgütün sosyal medya ve hakim oldukları diğer medya mecralarında, “Yatakta basıp şafakta alacaklar” “İyi bir çıkış yok artık! Kötü, daha kötü, en kötü çıkış var, Kötü olan darbe diyelim, gerisini siz tahmin edin”, “Sürgündeki Erdoğan ve Erdoğan sonrası döneme hazırlık”, “Tümsek çoktan aşılmış; aydınlık günler de yakındır”, “Cumhurbaşkanı için iki ihtimal vardır. Ya saraydadır ya hapishanededir”, “Ben profesör olacağıma keşke albay olsaymışım mesela bu süreçte daha fazla katkım olurdu”, “Yani çok güzel günler geliyor ya. Hizmet hareketindeki arkadaşları çok yoğun günler bekliyor” gibi çok sayıda mesaj, paylaşım ve açıklamalar yapıldı.
Terör örgütü, ayrıca darbe girişiminden 9 ay 10 gün önce yayınlanmaya başlanan, kapatılan Zaman gazetesinin reklamında, yeni doğan gülen bir bebek ve siren sesleri eşliğinde terk edilmiş sokaklar, bombalanan yerleşim yerleri gibi darbe anını çağrıştıran mesaj içerici görseller dolaşıma sokularak algı çalışması yürütüldü.
“Kötü olan darbe diyelim, gerisini siz tahmin edin”
Eski Today’s Zaman Genel Yayın Yönetmeni firari Bülent Keneş, darbeden 9 gün öncesine denk gelen 6 Temmuz 2016’da Twitter hesabından “İyi bir çıkış yok artık! Kötü, daha kötü, en kötü çıkış var, Kötü olan darbe diyelim, gerisini siz tahmin edin” şeklinde paylaşımda bulunarak “darbe” ifadesini kullandı.
Bu tür paylaşımlarla planlı kalkışmadan önceden haberdar olduğu belirlenen Keneş, 2015 yılında İstanbul’da “Cumhurbaşkanına hakaret” suçundan gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan sonra da “Hakim beyin, savcının, Başbakan’ın ve Cumhurbaşkanı’nın da ismini koyacağım. Yaptıklarına pişman edeceğim. Serbest bıraktıklarına da pişman olacaklar.” ifadeleriyle devlet organının tüm yetkililerini tehdit eden üslubuyla hesap sorma planları kurduğunu dillendirmişti.
“Sürgündeki Erdoğan ve Erdoğan sonrası döneme hazırlık” yazısı
Kapatılan Zaman gazetesinin logosu bulunan bir internet sitesinde, “Kerim Balcı” adıyla köşe yazarlığı yapan Abdulkerim Balcı, darbe girişiminden bir gün önce yayımladığı köşe yazısına, “Sürgündeki Erdoğan ve Erdoğan sonrası döneme hazırlık” başlığı atması dikkati çekti.
Yazısının içeriğinde “Beden kafeslerinde tutsak olmayanlar için bütün gelecekler yakındır ne de olsa.. Ne kadar uzak olursa olsun, muttakilere va’d olunmuş olan o gelecek, madem ki gelecektir, yakındır. Madem kısadır, ona değil, ondan sonrasına bakmalı insan. Azığını Erdoğan sonrası döneme hazırlamalı” ifadeleriyle hayal ettikleri geleceğin darbeyle gerçekleşeceğine olan inancını ortaya koydu.
“Ya saraydadır, ya hapishanededir”
Youtube üzerinden yayın yapan “STV Medya” isimli sayfada, “Özgürlük Zamanı 15 Temmuz 2016 Canlı Yayın” başlığıyla yayınlanan 4 saat 8 dakika süren ve Şemseddin Efe’nin hazırlayıp sunduğu, FETÖ’cü Abdulkerim Balcı ve Şükrü Tuğrul Özşengül’ün konuk olarak bağlandıkları programda, darbe girişimi faaliyetlerinin başladığı ve devam ettiği sırada askeri darbeyi övücü söylem ve açıklamalar yapıldı.
Bu programda Abdulkerim Balcı, “Türkiye’de hiçbir zaman ordunun karşısına çıkacak bir polis gücü yoktur. dahası Türkiye Cumhuriyeti’nin ordusu en az üç defa başarılı. Birkaç defa postmodern anlamda başarılı, darbe girişiminde bulunmuş başarmış bir ülkedir.” dedi.
Balcı konuşmasının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halkı sokaklara davet eden çağrısına tepki göstererek, “Anladığım kadarıyla Cumhurbaşkanının, korktuğu şey sadece iktidarı kaybetmek değil, çünkü Cumhurbaşkanı için iki ihtimal vardır. Ya saraydadır, ya hapishanededir. Çünkü eminim Türk ordusunun elinde, bu darbeyi yapanlarda herhalde dokümanların tamamını ellerinde bulunduruyorlardır. Cumhurbaşkanını ömür boyu hapse attıracak dokümanlar vardır.” ifadelerini kullandı.
FETÖ kapsamında hakkında soruşturma yürütülen firari Emrullah Uslu, darbe girişiminden 4 ay önce Twitter hesabından 14 Mart 2016 tarihinde, “Bilet paramı ödemek isteyen Twitçiler lütfen 22 Temmuz 12 Ağustos arasında DC- İstanbul için bilet alın? Emailimi biliyorsunuz..” şeklinde paylaşım yaptı. Uslu, söz konusu mesajına bir kullanıcının “dönmen kaç yıl sonra olur” sorusuna “2016 Temmuz…” yanıtını verdi.
“Profesör olacağıma keşke albay olsaymışım”
FETÖ soruşturması kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan firari Osman Özsoy da darbe girişiminden bir gün önce “Özgürlük Zamanı” isimli programda, şu ifadeleri kullandı:
“Ben profesör olacağıma keşke albay olsaymışım, mesela bu süreçte daha fazla katkım olurdu… Bir albay olacaktım ben tamam mı, bu ülkeye daha fazla hizmet ederdim şu an….Ya alt yazı geçin TV kanallarına yarın sokağa çıkma yasağı var diye, bakın sokağa çıkıyorlar mı? Bütün darbeler cuma günü oluyor… Çok güzel günler geliyor ya. Hizmet hareketindeki arkadaşları çok yoğun günler bekliyor.”
“Yatakta basıp şafakta alacaklar”
Terör örgütü üyeliği ve çeşitli suçlardan hakkında yürütülen soruşturma kapsamında firari olan Tuncay Opçin de darbe girişiminden iki gün önce Twitter hesabından “Yatakta basıp şafakta alacaklar” şeklinde paylaşımda bulunarak, tehditlerde bulundu.
FETÖ’nün darbe girişiminden yaklaşık bir yıl önce örgütün yayın organı kapatılan Zaman gazetesinin reklamında da subliminal mesajlar verildi.
Bu reklamda siren sesleri eşliğinde boş görünümlü binalar, insansız sokaklar, terk edilmiş izlenimi veren yerleşim yerinin havadan çekilmiş görüntüleri ile yeni doğmuş gülen bir bebeğin ekrana getirilmesinin yanı sıra askeriyenin kullandığı zırhlı araçlara ait top sesi eşliğinde Zaman gazetesinin logosu verildi. Kısa reklam filminin sonunda duyulan top sesiyle de başlangıçta gösterilen yerleşim yerinin bombalandığı algısı oluşturuldu.
Darbeden 9 ay 10 gün önce yayınlanan reklam filmi
15 Temmuz darbe girişiminden 9 ay 10 gün önce yayımlanan bu reklam filmindeki “Yeni doğmuş gülen bir bebek” ile diğer görüntüler, FETÖ’nün, darbe girişimi için uygun tarihi çok önceden belirlediğini de subliminal mesajla verdiği ortaya çıktı.
FETÖ soruşturması kapsamında hazırlanan iddianamelerde söz konusu film, darbe girişiminin bir faaliyeti olarak değerlendirildi.