Hacı Hüseyin Efendi’nin oğlu için yaktığı ağıt. Hacı Hüseyin Efendi oğlunun kalbini yok yere kırmış, iki tokat vurmuş; bundan az zaman sonra delikanlı bilinmeyen bir sebepten ölmüş, babası da büyük bir pişmanlıkla aşağıdaki ağıdı yakmıştır:
Şahanım uçtu üceden
Uykusuz kaldık geceden
Âlim Efendi Hoca’dan
Okuyup yazanım öldü
Has bahçeye girdim idi
Gonca gülün derdim idi
İki sille vurdum idi
Sanarım ki ondan öldü
Kapımızın önü bahçe
Esbabını ettik bohça
Emir Ağa gelin Haçça
Şimdi karşı çıkar sana
Maraş’tan öteye Halep
Irızkımız kesti Felek
Beyaz zubun yelep yelep
Giyip de gezenim öldü
Çıktım atlas’ın kuzuna
Bakmam Yarpuz’un düzüne
Siyah zülfün mah yüzüne
Tarayıp dökenim öldü
Soğan aldım etmem üskün
Benim oğlum bana küskün
Başında ibrişim püskül
Takınıp gezenim öldü
Başında hünkârî yazma
Kaş eğridip gözün süzme
Gıçında kılıçlı çizme
Giyip de gezenim öldü
Dilinden çıkmazdı hata
Mezarında güller bite
Havlıdaki arap ata
Silkinip binenim öldü
Sofrayı yazanım öldü
Siniyi düzenim öldü
Tarablus ince beline
Bağlayıp çezenim öldü