Andırın’ın Başdoğan köyünün Kızılgöl obasında Çontar Ali adında bir güldürü ustası yaşar. Konuştuğu zaman büyükler, sustuğu zaman küçükler güler. 2001’in Mart ayı herkese dert ayı olur. Çontar Ali, kalp krizi bahanesiyle komediyle dolu hayatının son espirisini yapar. Lâkin bu son espiri hiç kimseyi güldürmez. Çontar Ali’yi çok seven ve onun ölümüne çok üzülen komşusunun oğlu İsmail SEDEFOĞLU onun arkasından aşağıdaki ağıdı söyler:
Bir çınar devrildi seksen yaşında
Bağrıma döktüler köz Çontar Emmi
Sen kavak mıydın ki suyun başında
Ne yazsam da sana az Çontar Emmi
Gidenleri saymak sığar mı dile
Tanırlı orda da düşkün mü mala
Kelleci’ nin kavı durur mu hâlâ
Arada bir mektup yaz Çontar Emmi
Ölüm üstümüzde gezer yük olur
Yoldaş yoktur son yolculuk tek olur
Çok insana yirmi beş yaş çok olur
Sana seksen bile tez Çontar Emmi
Dilerim ki ecel seni üzmemiş
Peygamber de bu düzeni bozmamış
Biletimin tarihini yazmamış
Geleceğim birgün söz Çontar Emm
İsmail SEDEFOĞLU