Aksaray’da yaşayan Elibol, köylerden temin edip bakım ve onarımını yaptığı, kilim, halı, eski tarım ve ev gereçleri gibi eşyaları internet ve ihracatçı firmalar aracılığıyla ABD’nin yanı sıra Uzakdoğu ve Avrupa ülkelerine gönderiyor

Aksaray’da yaşayan Cem Elibol, köylerden temin edip bakım ve onarımını yaptığı, Anadolu kültürünü yansıtan kilim, halı, eski tarım ve ev gereçleri gibi eşyaları ABD’nin yanı sıra Uzakdoğu ve Avrupa ülkelerine gönderiyor.

Yaklaşık 15 yıl önce hurdacıda gördüğü kullanılmayan ev eşyalarını satın alıp biriktirmeye başlayan 48 yaşındaki Elibol, köyleri dolaşıp unutulmaya yüz tutan ve tarihi değeri olduğuna inandığı eşyaları da evindeki koleksiyonuna aldı.

Aracılar yardımıyla köylerden eski kilim, halı, radyo, gramofon, sepet, vazo ve beşik gibi eşyaları temin eden Elibol, bunların bakım ve onarımını yaparak, adeta nostaljik bir müzeyi andıran Galerihane’de sergilemeye başladı.

İş yerinin bir bölümünü atölyeye dönüştüren Elibol, tamiri mümkün olmayan eski halıları “patchwork” (kırkyama) tekniği ile bir araya getirerek tekrar kullanılabilir ürünlere dönüştürdü.

Elibol, el emeği ile gün yüzüne çıkardığı ürünleri internet ve ihracatçı firmalar aracılığıyla başta ABD, Japonya, Fransa, Almanya, Belçika, Danimarka ve Hollanda olmak üzere, birçok ülkedeki kültür ve sanat meraklılarına gönderiyor.

Cem Elibol, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçük yaşlardan beri tarihi miras olarak gördüğü eserlere ilgisinin olduğunu söyledi.

Geçmişin izlerini yansıtan eşyaları hurdacılarda görünce çok üzüldüğünü yeniden işlev kazandırmak için biriktirmeye başladığını belirten Elibol, şöyle devam etti:

“Eşyaların ufak bir yeri aksak diye çöpe atılması beni çok rahatsız ediyor. Kilimlerin ufak tefek deliklerinden dolayı bir kenara atılması beni çok üzüyor. Bunları kendi imkanlarımla toplamaya başladım. Sayı artınca dostlarım bunları değerlendirmemi tavsiye etti. Ben de iş yerimi sadece maddi kazanç için değil aynı zamanda insanların kültürümüzü yansıtan ürünleri görüp, eskileri anması için açtım.”

Tarihi filmlerin etkisi var

KÜÇÜK YILDIZIN BÜYÜK HEDEFLERİ

Eski eşyalara Türkiye’nin çeşitli illerinin yanı sıra yurt dışından da ilginin olduğuna dikkati çeken Elibol, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Anadolu motifli ürünler yurt dışından yoğun ilgi görüyor. Özellikle kilim ve patchwork yaptığımız halılar ABD’den ilgi çekiyor. Her ülkenin renkleri de farklı olabiliyor. ABD’ye özellikle pastel tonları, Avrupa’ya ise daha canlı renkte ürünler gönderiyoruz. Japonya gibi Uzakdoğu ülkeleri ise daha küçük parçalar tercih ediyor. Bakırdan ürünlerimiz ise Almanya, Fransa, Belçika gibi birçok Avrupa ülkesinden talep görüyor. Son yıllarda yayımlanan tarihi filmlerin etkisiyle ürünlerimiz çok fazla talep görmeye başladı. Bizler de Anadolu kültürünü bu şekilde yurt dışında tanıtımını yapıyoruz.

“Özellikle Anadolu ürünlerini tercih ediyoruz”

Elibol, aracılarla getirilen eşyaların tadilatını iş yerinde ya da kentteki kalaycılara yaptırdıklarını, bu şekilde kaybolmalarını önleyip yeniden işlev kazandırdıklarını aktardı.

İş yerinde 150 yıllık yaşanmışlığı yansıtan ürünler bulunduğuna işaret eden Elibol, şöyle konuştu:”Ağırlık olarak ahşap, kilim ve bakır malzemeler bulunuyor. Özellikle Anadolu ürünlerini tercih ediyoruz. Ayrıca kilim ve halılardan patchwork, hasar görmüş kilimlerin halen kullanılabilir kısımlarından ise yastıklar üretiyoruz. Yurt dışına ürünleri hem İstanbul’daki aracılarla gönderiyoruz hem de internet vasıtasıyla direk satışlarımız da oluyor. Yakın zamanda Avrupa da satış ofisleri kurarak ürünlerimizi pazarlamayı da planlıyoruz.”

İş yerinde çalışan Ali Aktar ise kültür ve sanat meraklılarının sık sık kendilerini ziyaret ettiğini söyledi. Aktar, şunları kaydetti:

“Anadolu kilimleri, 1900’lü yılların başına ait eski eşyaları, bakır, ahşap ürünleri burada görebilirsiniz. Beşiklerimizi süsleyip değişik formata dönüştürüyoruz.

Burası adeta bir etnografya müzesi niteliğinde. Yaklaşık 100 yıllık Anadolu eserlerini bünyesinde barındırıyor. O nedenle öğrenciler, bu işlerle ilgili olanlar sürekli ziyaretimize geliyor. Gelir bizim için ikinci planda. Öncelikle kültürümüzü anlatmaya çalışıyoruz.”