Meme kanserinin tanı ve taramasında altın standardın mamografi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Hasan Besim, kadınların 40 yaşından başlayarak yaptırdığı mamografi taramasının meme kanseri taraması esasını oluşturduğu gibi meme kanserine bağlı ölümlerin azalmasına da katkıda bulunduğunu belirtti. Mamografinin kaba bir tanım ile meme dokusuna uygulanan röntgen filmi olduğunu ifade eden Besim, bu yöntemin genellikle iki düzlemde çekilen bir filmden oluştuğunu ve her iki meme için de ayrı ayrı uygulama yapıldığını belirtti. Meme ile ilgili herhangi bir sorunun varlığı ile çekilen mamogramların tanısal olarak adlandırıldığını, herhangi bir şikayet olmadan uygulanan mamogramlara ise tarama mamografisi adı verildiğini de söyleyen Besim, “Mamogramlar genellikle muayene ya da kendi kendini kontrol yolu ile fark edilemeyen küçük tümörlerin yakalanması için uygulanırlar. Küçük ve ele gelmeyen tümöral kitleler yanında, meme dokusunda bulunan küçük kireçlenmeler de bu yol ile yakalanabilmekte ve bazı tümörlerin erken tanısı gerçekleştirilebilmektedir” dedi.