Teketek Haber

MURTAZACA’NIN OĞLU DURDU’NUN AĞIDI

MURTAZACA’NIN OĞLU DURDU’NUN AĞIDI
21 Kasım 2018 - 9:55

MURTAZACA’NIN OĞLU DURDU’NUN AĞIDI

“Murtazaca’nın Durdu” adıyla bilinen Durdu YILDIRIM henüz delikanlıdır. Fadime’ye (Kel Fadime ) sevdalanır. Bu öyle sıradan bir sevda değildir. Hergün görmek isteyip de görememek onu kahreder. Çünkü ayrı yaylalara göçmüşlerdir. Sonunda ilginç bir yol bulur. Fadime’nin bulunduğu yaylaya yakın KARCAĞIZ denilen yere bir “evsin” yapar. Keklik filan avlamak için değil tabi… Uzaktan da olsa Fadime’sini görebilmek, doya doya seyredebilmek içindir. Elinde tüfek hergün yalnız başına evsinin içine girer, örme taşların aralarında onu seyreder dururmuş. Ancak bu karşılıksız bir aşktır. Fadime’yi istetir. Fakat vermezler. Bir gün başka birine “şirinceliği”nin yendiğini, kızı verdiklerini duyar. Kahrından verem olur, kısa bir zaman sonra da ölür. Bu talihsiz genç ölüm için bacısı Zala, anası Eşe, şu ağıdı yakarlar

Aylar doğdu, aylar doğdu
Ay doğmadan neler doğdu
Aç gözünü bak gardeşim
Başucuna kimler geldi

Gara şalvar gıvır gıvır
Poşu bağlar tevir tevir
Biz gardeşi baa durdurduk
İnce çobanını çığır

Oğulsuzun gızı Eşe
Daha ne gelici başa
Gardeşim dağdan geldi
Çek atını bağla daşa

Emmim ağlar, edem ağlar
Gene dumanlandı dağlar
Ne akılsız anam oğlu
Elin sucusunu daaner

Garcağız’z evsin yapmış
Dökülmüş evsinin daşı
Günde beş kere yokluyor
Çalak Bostan bunun nesi

İşlik giyer çıkla “heril”
Atlı galdı melil melil
Ölecene ben yanarım
Ede darılırsan darıl

Gara şalvar Maraş bozu
Dizlerime endi sızı
Gün evveli diyeydin
Alırdım dediğin gızı
Gurban oluyum sana
Gene bulandı hava
Gardeşin göçü yörüdü
Yönünü dönderin dağa

Gardeşim dağdan geliyor
Heybesine goydum çiçek
Yurt yurttan hayırlı olur
Kalk gardeş “Gaman”a göçek

Hazlanırdı anam oğlu
Gızlı, gelinli evden
İnanmazsanız da bakın
Gardeşim de geldi dağdan

Sırtında donu heril
Atı galdı melil melil
Künde ağlarım anam oğlu
Ede bana darılırsan darıl

Aha edem aha anam
Edeme de gul olayım
Gün ezeli demediler
Gardeşe gelin alayım

Garlı dağlar, garlı dağlar
Garın erir suyun çağlar
Ne akılsız anamoğlu
Elin sucusunu daaner

Gara şalvarı dizinde
Püskürme beni yüzünde
Utanıyom deyim gayri
Gönlü TORUN’un gızında

Bacısı Zeliha

Gurt bileklim diye diye
Söbe gözkümü yitirdim
Ben bu sazı çala çala
Babam evini batırdım

Annesi Eşe